CHP altı ok ilkeleriyle Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu felsefesini ve Anayasa'nın değişmez maddelerini temsil eder. Bu coğrafyada sorunun aslı tam da budur...

Büyük Ortadoğu Projesi ve sırtlanların zaferi için değişmesi gereken Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'dır.

2010'da Deniz Baykal'a kurulan komplo ve ardından Kemalist kadroların tasfiyesi sırasında hem üst yönetimin hem de partide örgüt tabanın sessizliği, ne yazık ki, bugün yaşanan sancıların temelini oluşturmuştur.

Değeri o dönemde yeterince anlaşılamayan bu ilkeler ve kadrolar, bugün, zor günlerimizde CHP'nin en sağlam dayanaklarıdır.

Türk milleti, olumsuz tüm süreçlerde, yaşanan acı tecrübelerle, Mustafa Kemal Atatürk'e ve CHP'nin özüne uyduğu bağlılığı daha da kökleşleştirmiştir.

Bugün, hangi etnik kökenden olursa olsun, her vatandaş Atatürk'ün kurucu felsefesine içten içe, saygı duymakta ve bu topraklarda barışın, huzurun yolunun Kemalist aydınlanmadan geçtiğini bilmektedir.

Son yıllarda açıkça görülen odur ki, bu millet, Ata'sına ve CHP'ye geçmişte hiç olmadığı kadar kararlı bir biçimde sahip çıkmaktadır.

Türkiye Cumhuriyeti ikinci yüzyılında yapılacak ilk seçimlerde Anayasa'nın değişmez ilkelerinin simgesi olan altı ok ilkeleriyle yönetilecektir.

Bu ulu çınar tarih boyunca defalarca görülmüştür ki; hiçbir şahsi ihtirası gölgesinde barındırmamış, hiçbir makam hırsının yüküyle eğilmemiştir.

Kökleri Kuvayı Milliye'ye Müdafaa-i hukuka dayalı bu asırlık parti, arsıza, hırsıza, haine bağrında yer açmaz. Onu içerisinden ele geçirmeye, şahsı emellerle yönlendirmeye kalkışanlar bilmelidir ki, CHP ne satın alınır ne de teslim; onun gerçek sahibi yalnızca iradesini Cumhuriyete adamış Türk milletidir.

Kimse umutsuzluğa kapılmasın, bu partide Mustafa Kemaller bitmez.

Bugünden sonra her ne olursa olsun, halkın desteğini arkasına almış bir CHP iktidarının önünde hiçbir güç ve hiçbir siyasi entrika duramayacaktır. Yarından tezi yok, çeşitli sebeplerden parti ile yollarını ayırmış, geçmişte bu ilkelerin yükünü sırtlanmış ve bugün sahip olduğumuz halkın ilgisinin ve inancının arkasında emeği geçen bütün yol arkadaşlarımız ile kucaklaşma vaktidir.

Özgür Özel'in meydanlarda devleşmesinin ardındaki güç işte tam da budur...

Buket MÜFTÜOĞLU - CHP 32. Dönem Parti Meclis üyesi.

GÜNÜN BİLGİSİ

"Sultan Abdülmecit tarafından yaptırılan Dolmabahçe Sarayı'nın açılan koleksiyon müzesi, müze ve depo olarak üç bölümden oluşmaktadır."

CHP'YE BU YANLIŞLARI KİM YAPTIRIYOR

CHP iktidarın baskısı altında... AKP, CHP'ye yönelik saldırılarda hukuk tanımıyor. Ama CHP de yönetilemiyor ve bu parti de savruluyor. CHP'de sorunlar neden çözümsüz hale getiriliyor. CHP'ye çözümsüzlüğü kim dayatıyor.

Gerek İstanbul il kararı gerekse Kurultaya ilişkin karar beklentisi, çözülebilecekken CHP 'çözümsüzlüğü' neden tercih etti CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Gürsel Tekin ile görüşseydi bu 'çirkin' görüntülerin hiçbiri olmazdı"

Hatta krizlerin hiçbiri olmazdı zaten. Peki CHP neden 'çözümsüzlüğü' tercih etti! Amaç, CHP'den ayrılmanın yolunu yapmak mıydı, ayrışmayı körüklemek mi

Bu yolu öneren Önder Sav ve Ekrem İmamoğlu mu Özgür Özel, görüşme yanlısı iken Önder Sav ve İmamoğlu mu yolu kapattı İstanbul ve CHP Genel Merkez kararları böyle mi alındı

Not: CHP kulis bilgileri hafta sonu da devam edecektir.

DEYİM...

BU tabloda iktidarı suçlamak fazla haksızlık olur. "Hukuksuzluk yapıldı" deyimini kullanmak yerinde değil gibi geliyor bize, "Hukuksuzluk yapıldı" sözleri sadece bir ifadedir, deyim değildir. Bir söz dizisinin deyim sayılabilmesi için belirtilen o sözlerin gerçek anlamları dışındaki anlamıyla anlaşılması gerekir. Örneğin 'ipe un sermek' 'gerçek' bir deyimdir ve tabii ki ipin üzerine serilen unu değil, bir işin gerçekleşmesine zorluk çıkarılmasını, ayak direnmesini (Ayak diremek de bir deyimdir) anlatır. Bilginize sunarım...

Zeki TOPÇUOĞLU

GAZZE İÇİN 'İYİLİK SERGİSİ' AÇILDI

TÜRK Kızılay Genel Müdürlüğü ile Milli Saraylar Başkanlığı'nın işbirliği ile Gazze için 'İyilik Sergisi' önceki gün Dolmabahçe Sanat Galerisi'nde açıldı. Serginin tüm gelirinin Türk Kızılay eliyle Gazze için kullanılacağı açıklandı. Gelirin yaklaşık 15-20 milyon lirayı bulacağı belirtiliyor. Mardin kökenli bir işinsanının bağışladığı sergi için sanatçıların 450 eseri arasında, hat, minyatür, ebru, cam, tezhip objeleri var; eserler 14 Eylül tarihine kadar açık kalacak Serginin açılışında, Üsküdar Kaymakamı