Türkiye sahip olduğu coğrafi konum ve biyoçeşitlilik dolayısıyla dünya ballı bitkiler florasının %75'ine sahiptir ve bu özelliğiyle bal üretiminde dünyada ikinci sırada bulunuyor.

Mersin ise bal üretiminde Türkiye'de 5. sırada. Bölgemizin bu özelliğinin Mersin/Yenişehir Belediyesi tarafından değerlendirilmesi önemlidir. Bu anlayışla, Yenişehir Belediyesi ülkemizde "arı merası" kuran ilk belediyedir.

Değirmençay, Turunçlu, Karahacılı ve Uzunkaş havzasında toplam 3 bin 600 dekarlık Arı Merası ve Ekolojik Tarım Havzası kurarak Türkiye'de bir ilke imza atıyor; vizyoner belediyecilik anlamında özel bir proje uyguluyor. Bölgenin iklimine uygun özenle seçilen tıbbi ve aromatik bitkilerin ekildiği alana arı kovanları yerleştiriliyor.

Konu ile ilgili bilgi veren Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit, "Torosların eteklerindeki bu alanda bir üretim modeli geliştiriyoruz. Bu projeyle arılar için güvenli ve doğal bir yaşam koridoru oluşturacak, endemik ve aromatik bitkileri yeniden canlandıracağız. Bölgenin biyolojik çeşitliliğini korurken, bal üretimini tamamen bilimsel temellere dayalı sürdürülebilir bir yapıya kavuşturacağız" diyor.

Öncelikli olarak 5 bin adet bitki ekiliyor ve arıcılıkla ilgili altyapı oluşturuluyor.

Yenişehir Belediyesi'ni ve Başkan Özyiğit'i kutlamak gerekiyor. Gündelik olağan çalışmaları taçlandıracak bu gibi özel projeler diğer de belediyelerimize örnek olur. Harun ARSLAN
GÜNÜN SÖZÜ
"ALT kültür insanları, kendi devletlerini yok ederler. Düşmana gerek yoktur..." (Sosyal medyadan)

NERMİN ABADAN UNAT'IN ARDINDAN
SİYASET bilimi, sosyal bilimler, gazetecilik, kadın çalışmaları alanında öncü bir niteliğe sahip, yalnızca biliminsanı olarak değil, esinleyici ve ufuk açıcı güçlü kişiliği ve hayatı ile hepimiz için ilham kaynağı olan Nermin Abadan Unat'ı, hafta sonu ebedi yolculuğuna uğurladık. Hocaların hocası Nermin Abadan hep çok kıymetli bir rehber niteliğine sahip oldu ve nice kuşaklar boyunca olmaya da devam edecek. Bunu böyle kılan bilgiyi, aklı ve insani değerleri yücelttiği bir yürüyüşün mimarı olmasıydı.

"Onurlu yaşamak insanı özgürleştirir" demişti birkaç sene öncesinde yaptığı konuşmayı bitirirken... Özgür olmanın, hayata çalımla bakmanın gerçek anlamına dair inşa ettiği görkemli bir anıt bıraktı giderken. Bu sözün anlamını, hayatın ağırlığının üzerimizde biteviye arttığı bu zamanda gerçek anlamıyla bir kez daha kavradık.

Sevgili hocamız, insanolmanın, onurlu olmanın, eşitlikçi olmanın, paylaşmanın ve iyi insan olmanın nasıl bir şey olduğunu göstererek ayrıldı bu dünyadan. Sevgili hocam, inanın sizi çok özleyeceğiz. Ve asla ama asla unutmayacağız.