Gazze için değil Almanya için özgürlük isteyelim

"New York'ta faaliyet gösteren ve Yahudilerin Almanya'dan maddi tazminat talep eden kuruluşu Claims Conference tarafından yapılan açıklamada, Almanya Maliye Bakanlığı ile yapılan görüşmeler sonucu Alman hükümetinin 2026 yılı için dünya çapındaki Yahudi soykırımı mağdurlarına yönelik mali yardımını 923,9 milyon avroya çıkarmayı kabul ettiği belirtildi. Ayrıca, Holokost eğitim fonunun da 2029 yılına kadar uzatılarak toplam 175 milyon avroya çıkarıldığı aktarıldı. Bunun yanında, daha önce Yahudi soykırımı mağdurlarına 2027'ye kadar yıllık olarak ödenmesi garanti edilen Zorluk Fonu Ek Ödemeleri, 2028'e kadar kişi başına 1450 avro olarak uzatıldı. Bunun dünya genelinde Yahudi soykırımından kurtulan 127 binden fazla kişiyi etkilemesi bekleniyor."

Dün sabah bu haberi okudum akşam ise, Türkiye'ye gelen Almanya Başbakanı Friedrich Merz'in Başkan Erdoğan'la yaptığı basın toplantısındaki şu sözlerini okudum: "7 Ekim'den beri İsrail'in yanındayız. İsrail kendini savunma hakkını kullandı. Hamas rehineleri ve silahları daha erken bırakabilir ve gereksiz kurbanların önü kesilebilirdi. Gazze'deki çocukların beni çok üzen kaderleri Hamas'ın birer rehinesiydi."

Almanya Başbakanı Merz, terör devleti İsrail'i açıkça desteklediğini söyleyebildi!

Lâkin sözü çok yanlış bir yerde ve çok yanlış bir kişinin yanında söyledi. Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Merz'e, "misafir umduğunu değil bulduğunu yer" atasözü mucibince gerekenleri tek tek söyledi: "Sayın şansölyenin bir söylediğine katılmıyorum. Bu süreç içerisinde 60 bine yakın kadın, çocuk ve yaşlı burada öldürülmüştür. Hamas'ın elinde bombalar yok, Hamas'ın elinde nükleer silahları yok ama bu silahların hepsi İsrail'in elinde var ve bu bombaları kullanıyor. Siz Almanya olarak bunları görmüyor musunuz, Almanya olarak bunları takip etmiyor musunuz Bunlar Gazze'yi açlıkla, soykırımla terbiye etmenin gayreti içerisinde olmuştur."

Başkan Erdoğan'ın