Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın CHP Genel Başkanı Özgür Özel'le yaptığı görüşmelerle alâkalı yapılan yorumlarla, sanki Erdoğan CHP'ye muhtaçmış, CHP'nin dayatmalarına boyun eğmek mecburiyetindeymiş havası oluşturuluyor. Hadi muhalefet medyasını anladık da, Ak Parti'ye destek veren medyada bu tür söylemlerin çıkması garip. Demek ki bunlar Başkan Erdoğan'ı hiç tanımamışlar!

Belediye seçimlerinin neticesinde "CHP Türkiye'nin 1. partisi" balonu oluşturuldu. Evet, rakamsal olarak CHP belediye seçimlerinden 1. parti çıktı. Lâkin her şey rakamlardan ibaret değil. CHP'yi belediye seçimlerinde 1. yapan kendi seçmeni değil AK Parti! Şâyet AK Parti seçmeni sandığa oy kullanmaya gitseydi CHP istikrarlı ikinciliğini sürdürmeye devam edecekti. Ak Parti seçmeni partisinden bazı beklentileri vardı, bu beklentilerin karşılanmadığını düşünüp, dikkat, gidip CHP'ye oy vermek yerine sandığa gitmedi. Yani gemileri tümüyle yakmadı. Partisine, "Kendini düzelt gel, ben durduğum yerdeyim" dedi.

"CHP Türkiye'nin 1. partisi" balonunu eline verilenler, artık neyin telaşıysa, "Bahar, yumuşama" gibi söylemlerden bulunup CHP ve birleşenlerinin mikrofonu olmaya başladılar. Teslimiyetçi ses çok yakından geldiğinden oldukça rahatsız edici!

Bunların dünyasında şöyle bir hava var: CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve gölge kabinesi ne derse Başkan Erdoğan harfiyen yerine getirecek. "Şunu serbest bırak" dediklerinde bırakacak, "Şunu yapma" dediklerinde yapmayacak. Yukarıda da yazdım, demek ki bunlar Başkan Erdoğan'ı hiç tanımamışlar!