Ancak kabul etmek gerekir ki, gelinen noktada Putin'i masaya oturmaya ikna edemedi. Bu süreçte Ukrayna ile "yeraltı zenginlikleri anlaşması" imzalayarak ABD'yi kriz diplomasisinde geriye çekti.
Bu noktada eş zamanlı bazı gelişmeler olmuştur. İngiltere, Almanya ve Fransa'nın başını çektiği Avrupa ülkeleri, 30 günlük ateşkes ilan etmemesi halinde Rusya'ya yeni yaptırım uygulayacaklarını açıkladı. Bu, krizi tırmandıracak bir gelişmedir. Bu konuda Trump'ın da AB ile aynı fikirde olduğu açıkça görülüyordu. Ukrayna krizinde ABD ve AB'nin tekrar yakınlaşması, transatlantik ittifakın onarılması, Putin için tehlikelidir. Putin'in "İstanbul'da müzakere yapalım" çıkışı, işte bu gidişatı durdurmayı, Trump'ı AB'den uzak mesafede tutmayı amaçlamıştır."BARIŞ BEN İSTEDİĞİMDE OLACAK" MESAJIAncak hamlenin fazla hesaplanmadan yapıldığı anlaşılıyor. Son tahlilde Zelenski, -Trump'ın destek ve teşvikiyle- "İstanbul buluşması liderler düzeyinde olsun" diye el yükseltti. Bununla da kalmadı. Ankara'ya gelerek Cumhurbaşkanı Erdoğan'la buluştu. Rus lider Putin'in İstanbul'a gelme olasılığı o gün heyecan vericiydi. Ancak gerçekçi değildi. Çünkü kriz çözümlerinde, önce teknik heyetlerin görüşmesi, önemli konu ve başlıklarda anlaşması, daha sonra liderlerin masaya oturması gerekir. Liderler masaya, savaşı bitirecek anlaşmayı imzalamak için oturur. Ukrayna da Rusya da henüz bu noktada değildi. Ayrıca şunu da vurgulamak gerekir. Geçtiğimiz yıl yazmıştık: Konuştuğumuz yetkililer, "Batılı ülkeler, Ukrayna'da barış masasını 2025'in Mart ya da Nisan ayında kurmak istiyor. O tarihe kadar Ukrayna'yı silahlandırıp Rusya'yı yıpratmak istiyorlar" diyordu. Putin, İstanbul'a gelmeyerek "Barış siz istediğinizde değil, ben istediğimde olacak" mesajı vermiş oldu.SAVAŞA SON VEREN BARIŞ DA İSTANBUL'DA OLACAKDün yapılan müzakerelerden çıkan sonuç geniş kapsamlı bir esir takasıdır. Önemlidir (2022'de, yine İstanbul'da, tahıl krizi çözülmüştü). Rusya, "Müzakereler devam edecek" demiştir. Ümit vericidir. İstanbul müzakereleri, diplomasiye şans tanındığında mesafe alınacağını göstermiştir. Öğreticidir. Ukrayna ile Rusya'yı barıştıracak masanın, bugün değilse, bir gün mutlaka İstanbul'da kurulacağı anlaşılmıştır.İşte tam burada, Ankara'nın, Ukrayna Savaşı gibi, büyük güçler arasında sıkışan küresel bir krizin yönetiminde oynadığı ustaca rolü es geçmemek gerekiyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın