İran'la zor konular

Bölgede önemli gelişmeler yaşanıyor. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın da söylediği gibi "Gazze'de yaşanan savaş daha büyük bir girdaba" dönüşebilir. Çünkü -Türkiye hariç- bölgesel aktörlerin tümü Gazze'yi stratejik kazanımlarını kolaylaştıracak bir basamak olarak görüyor. Agresif politikalara yöneliyor. İran'ın Gazze gerilimini yüzlerce kilometre uzağa, Yemen'e taşıması, Pakistan ve Erbil'i füzelerle hedef alması bununla ilgilidir. İsrail'in Lübnan ve Suriye'nin güneyiyle ilgili hedeflerini güncellemesi, Suriye'de üst düzey İranlı komutanları hedef alması hakeza öyle. Ruslar bu kapsamda Golan tepeleri civarında boy gösteriyor. ABD'nin bölgeye gönderdiği savaş gemileri ve İran'ın vekil güçlerini Irak ile Suriye'de hedef alması da yine bu perspektiften okunabilir. Birden çok aktörün taşeronu terör örgütü PKK'nın Kuzey Irak'ta askerlerimize yönelik saldırıları da aynı kefededir. EN SICAK BAŞLIK TERÖR İran Cumhurbaşkanı Reisi bu zor konjonktürde Ankara'daydı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, İran'daki terör saldırısı nedeniyle çarşamba gününe ertelenen 8. Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi toplantısı kapsamında Reisi ile bir araya geldi. Masada Gazze, Irak, Suriye, Güney Kafkasya, Pakistan gibi bölgesel konular yer alıyordu. Hepsi bir hayli zor konular.. Bölgesel meselelere Türk-İran yaklaşımı Gazze'de -insani bağlamda- yakın duruyor. Ayrışma Suriye'de başlıyor. Irak'ta derinleşiyor. Güney Kafkasya, Azerbaycan'da uçuruma dönüşüyor. Ortak çıkar ve tehditler, işbirliği alanları var ama makas kuzeye gittikçe açılıyor. Yakın zamana kadar Kafkasya ikili ilişkilerdeki en sıcak başlıktı. Görünen o ki yerini terör örgütü PKK'nın Suriye ve Irak'taki varlığına bıraktı. FİDAN'IN SATIR ARASI MESAJI Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Kuzey Irak'taki terör saldırılarının ardından, geçtiğimiz hafta, TBMM'ye son gelişmelerle ilgili bilgi vermişti. Orada gözden kaçan bir vurgusu oldukça önemliydi. Terör örgütü PKK ile ilişkide olan ülkeleri tek tek saydı. ABD'nin (ve kimi Avrupa ülkelerinin) DEAŞ'la mücadele bahanesiyle örgüte destek verdiğini vurguladı. Rusya'nın Fırat'ın batısında örgüte göz yumduğunu ifade etti. İran'ı da es geçmedi. Özetle aktaralım: İran sınırı boyunca silahlı örgüt kampları ve İran içinde PKK uzantıları bulunuyor. Türkiye'de eleman devşirmekte zorlanan PKK, Suriye ve İran üzerinden vasatını genişletmeye yöneliyor. Türkiye İran'dan, Irak'ta PKK'ya, Suriye'de YPG'ye ve örgütün İran kanadı PJAK'a karşı ortak mücadele istiyor. Basın toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan da bunun altını kalın bir şekilde çizdi. Reisi "Türkiye'nin güvenliği bizim güvenliğimizdir" dese de -DEAŞ dışında- ilgili terör örgütlerinin adını anarak herhangi bir bağlayıcı ifade kullanmadı. IRAK GÜNDEMİ BÜYÜYECEK Türkiye için terörün ve tehdidin kaynağı Kuzey Irak ve Suriye'dir. İran'ın da bu iki bölge ile ilgili planları vardır. Bu planlar Türkiye'nin yaklaşımı ve hassasiyetleriyle çelişmektedir. Önümüzdeki süreçte bu ayrışmanın derinleşeceği söylenebilir. İran, Barzani yönetimiyle anlaşamıyor. Geçtiğimiz hafta bölgede Mossad unsurlarını hedef aldığını iddia ederek Erbil'i füzelerle vurdu. Barzani'ye karşı Irak'ta -Türkiye'nin de güvenliğini tehdit eden- üç ayaklı aksı destekliyor. Bu aks terör örgütü PKK, Haşdi Şabi ve Bafel Talabani'nin işbirliğine dayanıyor. PKK ve Talabani bir yandan ABD'yle bir yandan da İran'la