Yeni hoca mı lazım yoksa kongre mi

Ağır Galatasaray mağlubiyetinden sonra taraftar elinde iple asmaya adam ararken karşımıza hoca çıktı. Kapıyı çekti, arka taraf görünmedi, öne geçti konuştu.

Sonra Rize mağlubiyeti geldi. Yine hoca çıktı. Sıkıntılardan bahsetti. Destek istedi. Plancısı olmadığı organizasyonun faili yapıldı yine.

Kulüpten tam o saatlerde sermaye artırımı duyurusu yapıldı. Camianın içini serinletecek büyük haber buymuş gibi malum medya da başkan Ertuğrul Doğan güzellemesine geçti hemen. İnanın bana sinir uçlarına daha çok dokundu bu tavır. İnsanlar dalga geçiliyor sandı.

3 ayda bir bedelli sermaye artırımı yapan kulübün hisselerini kimlerin topladığı da ayrı bir merak.

3 gün sonra başkan Doğan yayına çıktı. Ekonomik çıkmazdan, yanlış transfer borçlanmalarından, gayrimenkul projelerinden, kulübe hibe edilen paralardan ve 1 TL gelir olmadığından bahsetti. Görevi yeni devralmış gibi oldu. Eleştiriye açık olduğunu söyledi, biz de eleştiriyoruz. Sakın kızmasın.

En son transferde görüşmelerin devam ettiği çok önemli isimler olduğunu söyledi. Daha önce de devre arasında transfer edilecek isimlerin belli olduğunu söylemişti.

BİN TANE BİLET SATAMADI!

Kasımpaşa maçına bin tane bilet satamadı Trabzonspor. Koca Trabzon'da maça bin kişi gitmedi. Yine mağlubiyet. Abdullah Avcı çıktı yine destek istedi. Transferde hareketlilik yok dedi. Zor dedi.

O zaman kimse kusura bakmasın Trabzonspor'un 1. sorunu hocası değil idaresidir. Aynısı Beşiktaş'ta yaşandı. Büyük camialar şöyle yapar; Başkan berbat bir kadroyu bıraktıysa şampiyonluktan geriye, hata yaptıysa, planlamayı baştan savma yaptıysa, önce kendisi için sandığı koyar camianın önüne 'kararı verin' der.