Her biri pırlanta

Pırlanta gibiydiler. Uğurcan Çakır kalesine gelen 129 şutun 10'6sına geçit vermemişti. Cornelius şu ana kadar 15 gol 3 asistle, Nwakaeme 11 gol 10 satslei , Djaniny 10 go l 3 asistle, Bakasetas 8 gol 4 asistle, Abdülkadir 7 gol 3 asiest, lVisca 5 gol 4 asistle oynadı... ABDULLAH Avcı öğrencileriyle birlikte sezona damga vurdu. Uğurcan Çakır bir numaraydı. Hamsik organizatör, Dorukhan 'evladiyelik' oyuncuydu. Gelecek ise Ahmetcan'dı. SEZONUN BİR NUMARASI; ABDULLAH AVCI HANGİ birini yazalım hangi birini ön plana çıkartalım. Pırlanta gibiydiler. Uğurcan Çakır kalesine gelen 129 şutun 106'sına geçit vermemişti. Cornelius şu ana kadar 15 gol 3 asistle, Nwakaeme 11 gol 10 asistle, Djaniny 10 gol 3 asistle, Bakasetas 8 gol 4 asistle, Abdülkadir 7 gol 3 asistle, Visca 5 gol 4 asistle oynamış. Şu istatistiklerin güzelliğine bakar mısınız Üç oyuncu çift haneli gol sayısına ulaşmıştı. BÜTÜN bunları başaran geminin dümenindeki Abdullah Avcı'ydı. 10 Kasım'da indi şehre. Dedik ya, yalnız bir adam olarak. Fenerbahçe'yi kendi sahasında mağlup ettiği günden bu yana lider. Yani 27 hafta. Trabzonspor ile Süper Kupa'yı aldı, şimdi şampiyonluk kupasını. İlk kupasını da ilk şampiyonluğunu da Trabzonspor'da yaşadı. Hedefi Türkiye Kupası ve yeniden Süper Kupa. Ülkemizde modern futbolun temsilcisi. Sahadaki duruşu, organizasyon becerisi ve rakiplerine duyduğu saygıyla takdiri hak ediyor. Trabzonspor'da oyunculara dokunuşu ve gelişimine sağladığı katkıyla ön plana çıktı. Elbette kendisini de geliştirdi. ŞAMPİYONLUĞA UZANAN SİHİRLİ ELDİVEN UĞURCAN'IN seviyesi başka. Bu sezon yüzde 84'lük kurtarış yüzdesi, 11 karşılaşmada kalesini gole kapatırken 11.6'lık uzun pas istatistiği. Her sezon yükselen başarı grafiği. Her sezon kendini yenileyen ve geliştiren oyuncu performansı. Ama bu sezon... Avcı'nın hem geriden oyun kurma hem de uzun topa dönülmesindeki formasyonlarında mükemmele yakın oynadı. "Ayakları kötü" diyenlere ağzıyla değil yine ayaklarıyla cevap verdi! 'Uğurcan'ın seviyesi başka. Yüzde 84'lük kurtarış yüzdesi, 11 maçta kalesini gole kapatırken 11.6'lık uzun pas istatistiği.' O BİR ORGANİZATÖR MAREK Hamsik... Avcı'nın oyun planının sahadaki yönetmeniydi. 10 numarayı istedi ama geriden oyun kurma görevi verildi. Hamsik bu kararı saygıyla karşılıyor, "Pozisyonumu değiştirdi, itiraz etmedim çünkü patron teknik adamdır" açıklamasını yapıyordu. Bu da ne kadar iyi bir profesyonel olduğunu ortaya koyuyordu. Oyunu nerede yavaşlatacağını, nerede hızlandıracağını, nereye yönlendireceğini bilen kalite, deneyim ve organizatör. Bazen pas hatası yapsa da asla ve asla topu atacağı oyuncu hatası yapmadı. Top daha ayağına gelmeden ne yapacağını biliyordu. Oyun zekası üst seviyede. Çok soğukkanlı. Napoli'de 12 sezon oynaması lakin şampiyon olamaması. Orada efsane olup ilk şampiyonluğunu Trabzonspor'da yaşaması, kariyerinin unutulmazları arasına girdi... MASALSI HİKAYE BİTECEK Mİ ANTHONY Nwakaeme... Onu anlatmaya kelimeler yetmez. 4 sezonda 150'ye yakın resmi maç, 40'ın üzerinde gol ve onlarca asist. O da bu sezon hikayenin en önemli parçası. Performansı çok iyiydi. En büyük etken de oyuncu çeşitliliği ve daha olgun oynamasıydı. Geçen sezonlarda hep ondan bir şey beklenirdi. Şimdi Djaniny, Visca, Bakasetas, Hamsik, Dorukhan ve Ömür var. Ne zaman ne yapacağı belli olmayan bir futbolcu. En kötü olduğu maçta dahi bir anda sahneye çıkıyordu. Üretkenliğiyle göz doldurdu. Konya maçında dört kişinin arasından hayalet gibi geçerek Visca'ya asisti sadece ona mahsus bir özellikti. Sözleşme yapılacak mı, yoksa gidecek mi Masalsı hikayenin sonu olacak, bekleyip göreceğiz. EN RAHAT OYUNCU O'NA kelimeler kıyafetsiz kalıyor. Kolayı değil zor olanı yapan ve rahat bir oyun tarzı vardı. Djaniny'nin Kayseri maçındaki performansı sezonun unutulmazları arasında yerini aldı. Topu kazandığında yaptığı driplingler, arkadaşlarına yarattığı alanlar, önsezileri, bitiriciliği ve pozisyon bilgisiyle takımına müthiş katkı sağladı NİMET GİBİ TRABZONSPOR'UN Avrupa yolculuğunda Roma ile yaptığı maçta, en fazla alkışlanan oyuncuydu. Roma Olimpiyat Stadyumu "Peres" sesleriyle inliyordu. Oradaydım ve o anlar beni fazlasıyla mutlu etmişti. Trabzonspor genelde dörtlü savunma oynasa da zaman zaman 3'lüye de döndü. Bu formasyonun bulunmaz nimeti. Hem toplu hem topsuz bindirmeleri, hâkimiyeti ve oyun disipliniyle öne çıktı. Şampiyonluk hikayesinin Bruno'su oldu... DOYAMADIK GERVINHO... Lille, Arsenal ve Roma maceralarından sonra Çin'e gitti. Ardından Parma'ya döndü. Trabzonspor ile anlaştığında çok sevinmiştim çünkü Parma'daki maçlarını izlemiş birisi olarak "Aranan kan geliyor" demiştim. Klasik kanat forvetti ama atletik yapısıyla bir anda patlama yapıyordu. Kanatlardan kurduğu oyunla başarılıydı. Trabzonspor'un deplasmandaki en önemli maçını, Göztepe'yi çözmüştü. Çaykur Rizespor karşılaşmasında yaşadığı sakatlıkla sezonu kapatmıştı. Doya doya izleyemediğimiz bir oyuncu olarak kaldı. DORUKLARA TIRMANDI BEŞİKTAŞ'TA istenmeyen adamdı. Trabzonspor'a transfer oldu. Sakatlık süreci ve ücreti büyük tartışmalara yol açtı. Sakatlıktan döndükten sonraki oyunu, herkesi şok etti. Sezonun en önemli adamı oldu. Bunda en büyük pay tabi ki Avcı'nın. Bireysel dokunuşu ve öğreticiliğiyle Dorukhan'ı zirveye çıkarttı. Hangi mevkide görev alırsa alsın o pozisyonu çok iyi temsil etti. Fiziksel gücü ve oyun zekası da ayrı bir yere taşıdı onu. Motivasyonu en güçlü oyuncular arasındaydı. Takımı ileriye taşıyan, toplu ve topsuz oyunda varlığını hissettiren Dorukhan, sezonun sürpriziydi. Dorukhan, sakatlıktan döndükten sonraki oyunu, herkesi şok etti. Sezonun en önemli adamı oldu. DARLAMA USTASI TRABZON'DA 'bunalmak' kelimesi 'darlandım' şeklinde kullanılır. Birinin üzerine gittiğinizde de 'darlama beni' denir. Siopis öyle bir oyuncu işte. Rakipleri sürekli 'darlayan' özelliğiyle sahnedeydi. Sezonun en önemli transferleri arasında yerini aldı. Dinamik, atletik performansı, oyunu tutması. Oyun kurmada eksik kalsa da diğer bütün özellikleri bünyesinde barındırıyordu. Sezon genelindeki oyunuyla momentumları hemen hemen kazandı. KESİNLİKLE SÖZLEŞME YAPILMALI DENSWİLL'İ hep Hatay maçındaki performansıyla hatırlayacağım. Zirve maçlarından birisiydi. Hatay'ın ilk yarıda sahasına hapsedilmesinin en önemli oyuncusuydu.