TRABZONSPOR, geçen sezonun son haftalarındaki beraberlik hastalığına yakalandı. Fenerbahçe, Beşiktaş ve Gaziantep maçlarını kazansa, şampiyonluğunu çok erken ilan edecek iken, ayağına gelen fırsatları müflis tüccar misali harcadı! Sivaspor maçında sakatlanan ve 10 maç sonra sahalara dönen Hamsik, Trabzonspor'un yine beyniydi. Bütün organizasyonu yönlendiren, paslarıyla takımın hücum yönünü belirleyen, kenarlara, merkeze ve savunma arkasına attığı paslar ile takımın en etkili oyuncusu olan Hamsik'in yokluğunda yaşanan ikinci ve üçüncü bölgedeki bağlantılı pas oyunu sorunu ortadan kalkmıştı. Ancak Abdülkadir Ömür'ün hem temposuzluğu hem de anahtar paslardaki başarısızlığı Trabzonspor'un en büyük zaaflarından biriydi. Trabzonspor, geçen hafta 3'lü oynayan Beşiktaş'a karşı vasat bir oyunla sahne alırken aynı sistemle oynayan Gaziantep'e karşı oyunun genelinde iyi işler yapsa da kilidi açmayı başaramadı. Stoperlerin ve kalabalık savunmanın arasında kaybolan Cornelius'un yanında Djaniny olsaydı, tabela değişebilirdi. Hamsik'in oyundan çıkmasıyla birlikte Trabzonspor yine o eski