Hem Nuri Şahin hem Fatih Tekke maça belirli planlarla başladı ancak karşılaşmanın dengesi beklenenden çok daha hızlı değişti. Başakşehir'in on kişi kalmasıyla birlikte Nuri hoca üçüncü stoper hamlesine gidip merkezi tamamen kapatmaya, Trabzonspor'u kenarlara yönlendirmeye çalıştı. Maçın bu doğrultuda akacağını düşünürken çizgide Oulai'nin son derece gereksiz faulü ve hemen ardından Okay'ın tecrübesine hiç yakışmayan amatörce hatası Trabzonspor'a pahalıya patladı. Penaltıdan gelen gol Başakşehir'i öne geçirirken o dakikadan sonra Trabzonspor için asıl sınav başladı!
Kapalı savunmayı açma problemi. Genellikle on kişi kalan takımların gömülerek savunma yaptığını görürüz. Fakat Başakşehir beklentinin aksine cesur davrandı. Savunma çizgisini öne çıkardı, risk aldı, oyunu daraltıp Trabzonspor'a geniş alan bırakmadı. Trabzonspor özellikle Augusto'nun savunma arkası koşularıyla fırsatlar buldu ama skor gelmedi. Ardından oyunu bir kez daha hafife almanın bedeli kesildi ve Başakşehir yeniden öne geçti. İkinci yarı başlangıcı ise olması gerekenin ta kendisiydi.
Trabzonspor rakibini tamamen kendi sahasına yasladı, tempoyu artırdı, üretkenliği yükseltti ve rakibine neredeyse hiçbir net pozisyon vermedi. Gösterilen ciddiyet, tempo ve sabır sonunda galibiyeti getirdi. Normal şartlarda Başakşehir deplasmanında alınan bir galibiyet uzun uzun övgüyü hak eder. Ancak oyunun genelinde ortaya çıkan bazı davranışların, konsantrasyon kayıplarının ve oyunu hafife alışların bir daha kesinlikle tekrarlanmaması gerekiyor. Trabzonspor kazandı, doğru. Ama bu maç aynı zamanda şunu da hatırlattı. Bu takım ritmini kaybettiğinde rakip kim olursa olsun cezayı keser. Bu nedenle ciddiyet ve disiplini artık lüks görmeyi bırakıp zorunluluk haline getirin.

7