BAZI ilişkiler vardır; güneş gibi parlar, ama aynı hızla da gölgede kalır.
Serenay Sarıkaya ve Mert Demir'in zaman zaman duraksayan, sonra tekrar yola koyulan ilişkisi de böyle bir ritimde ilerliyor. Şimdi yine bir durakta gibiler.

Kimse "ayrıldılar" demiyor ama "bir mesafe var" diyor.
Mert Demir, bu sessizlikte müziğine sığınıyor. Yaz aylarında peş peşe gelen konserler, onun kendine işine verdiğini gösterirken, Serenay Sarıkaya ise sahneden çekilmiş gibi. Bir projeye değil, kendine dönmüş. Tatil moduna geçmiş, bedenini ve ruhunu dinliyor.
Bir ilişkiden çıktıktan sonra hızla başka şeylere savrulmak yerine, durmayı seçmek büyük cesaret ister diye düşünüyorum. Bazen bu ikiliye dışarıdan bakınca ilişkileri "bir varmış bir yokmuş" gibi görünebilir. Ama belki de bazı aşklar, sürekli bir akış değil, dur-kalklarla ilerleyen bir keşif yolculuğudur. Kimi zaman birlikte, kimi zaman ayrı ayrı...Yolları yeniden kesişir mi, bilinmez. Ama şimdilik Serenay Sarıkaya kendine, Mert Demir ise müziğine sarılmış gibi. Anlayacağız Serenay Sarıkaya ile Mert Demir, 3. kez ilişkilerini ara vermiş.
Benden söylemesi...

Türk ve dünya yıldızları Bodrum'da buluşuyor...
İngiliz aktör Jason Statham ve eşi Rosie HuntingtonWhiteley çifti, Antalya'da tatil yaptıktan sonra, Temmuz'da Bodrum'a geçiyor. Statham, daha önce Antalya'da "Geri dönmek harika" diyerek doğayla barışık bir tatil yaşarken, Rosie de "Türkiye'ye aşık olduk" açıklamasıyla bu ziyareti onaylamıştı. Bu kez Bodrum'a yelken açıp, güneşin tadını çıkaracaklar. Yaz sezonunun sürprizi belki de Naomi Campbell... Daha önce de Bodrum'da villa kiralayan ve hatta küçük kızını da yanında getiren Campbell, Temmuz ayında da Bodrum'u tercih edenler arasında...

Çağatay Ulusoy, çifte vatandaşlık hakkını kullandı!
TÜRKİYE'DEKİ medya ve sosyal medya gündemini meşgul eden bir haber var.
Çağatay Ulusoy, Bulgaristan vatandaşı oldu diye. Ve ünlü oyunculu sosyal medya da yerden yere vurmuşlar. Fakat Çağatay Ulusoy'un babasının Bulgaristan göçmeni olduğu ve ailesinin Balkan kökenli olduğu bilinmekteydi.
Bu çifte vatandaşlık tercihi, büyük ölçüde kökler ve kimlik meselesinin ötesinde, şu anda birçok Türk ailenin de yaptığı gibi bir "stratejik fırsat" olarak görülüyor.