İsrail'in Suriye'yi istikrarsızlaştırmaya çalıştığı, bölme niyeti aleni bir durum.ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack da bizzat bunu itiraf etti, "İsrail parçalanmış bir Suriye ister" diye...Dolayısıyla rahat durmayan bir İsrail var...Niyesi açık; İsrail Terörsüz Türkiye ve Terörsüz Bölge sürecinden hoşnut değil...Olmasını beklemek de abes olurdu zaten...Ama doğrudan Türkiye'ye efelenmeyi göze alamadığı için bildik vekiller, aparatlarıyla aşağılık oyunlar peşinde...Terör örgütü YPG/PYD ya da SDG'yle koordineli olarakDürziler üzerinden Suriye'deki fay hatlarını kaşıyor,hareketlendirmeye çabalıyor, tetikliyor. Hemde pervasızca...PKK, kurucusu Abdullah Öcalan'ın 27 Şubat'ta yaptığı çağrı kapsamında 11 Temmuz da silah bırakmaya başladı, ertesi gün 12 Temmuz'da Süveyda'da Dürziler ile Bedeviler çatışması patlak verdi...Birgün sonra 13 Temmuz'da da İsrail, Dürzileri koruma bahanesiyle Şam'a saldırdı, ardından da kırılgan bir ateşkes süreci geldi...
Şimdilerde de yine aynı aparatlar eş zamanlı olarak seslerini yükseltip, Suriye'nin geleceği üzerine abuk sabuk zırvalıyorlar...Tek devlet, tek orduya evet ama özerklik istiyoruz havasındalar...PKK'nın Suriye kolu YPG/SDG,10 Mart'taki 8 maddelik protokolde yapmayacağım dediği şeyleri yapmaya çalışıyor...İsrail'e yakınlığıyla bilinen kukla bir Dürzi lider de diyor ki:
Suriye'de federal bir devlet olmazsa ayrılırız ya İsrail'e ya YPG/PKK'ya bağlanırız...
Akıllarınca, tehdit şantaj yapıyorlar yani...
***
Tüm bunlara karşı Türkiye'nin tavrı, duruşu çok açık ve net. Kesinlikle hayır diyor, üniter bir Suriye'yi savunuyor ve destekliyor. Suriye Cumhurbaşkanı Ahmet Şara da aynısını söylüyor…ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi de açıklamalarıyla aynı görüşü paylaşıyor gibi...Ama aynı lafları Trump'un ağzından hiç duymadık. Evet Barrack, Trump'un sesi, söyledikleri onun görüşü denilebilir... AncakTrump'un gel-gitleri de bilinen bir durum. Böyle bakıldığında da ABD'nin açıklamalarıyla politikaları arasındaki makas kapanmıyor, aksine açılıyor sanki.. Mesela SDG'ye entegre ol diyor ama bir yandan da beslemeye, desteklemeye devam ediyor. İstiyormuş gibi davranan fakat yaptıklarıyla kafa karıştıran bir ABD söz konusu…Bu durumdan kendisine vazife çıkaran bir de İsrail elbette…
Dolayısıyla Suriye'deki gelişmelerin İsrail güdümlü bir senaryo olduğu açık... Aynı şeytan zihniyetin sadece Suriye sahası değil, TBMM'de oluşturulan ve önümüzdeki hafta çalışmalarına başlayacak komisyona fokuslanma ve yalan yanlış bilgilerle toplumu, sokağı manipüle etme olasılığını da kestirmek zor değil…Onun içinde komisyonun geniş katılımlı olması çok önemli. Yürütülen sürecin mutlak çizgileri de belli, tamamen terörle mücadele odaklı, siyaseten lastik gibi çekmenin, çekiştirmenin anlamı yok...Bunlar halkta zaten var olan hassasiyetleri hepten tetikliyor. Hal böyle olunca da komisyondaki gelişmelerin ayrıntılarıyla topluma anlatılması, doğru bilgilendirme kritik önemde.. Çünkü süreci baltalamaya dönük çok farklı sesler geliyor. Bilgisizlikten kaynaklanan da var ama daha çok kasıtlı olarak...