Bir gün bakarsın abin de gelmez!..
PKK terör örgütü silah bırakmaya başladı... Örgütün dört beş ay içinde tüm unsurlarıyla tamamen silahlarını bırakması olası provokasyonlar nedeniyle kritik önemde. Birileri Türkiye'nin bölgede yükselen gücünün daha da artmasını istemiyor ve şeytanlık niyetinde zira. Bunların başında da İsrail geliyor... Türkiye bölgesinde de barış, huzur ve istikrar için mücadele verirken, İsrail son 20 ayda dört ülkeye saldırdı malum. Filistin'le başladı, Lübnan, Suriye ve İran ile devam etti... Hala da aynı yolda ve bu aralıklarla epeydir süregelen bir durum... Aklını yitirmiş bir adam elindeki bütün enstrümanlarla bölgeyi tamamen karıştırmak, savaş, kan, gözyaşı peşinde... Kafasına göre her yere saldırıyor, pervasızca devamının geleceğine dönük tehditler savuruyor. Tabii abisi ABD'nin gölgesine sığınarak. Sıkıştığında da "yetiş abi" diyerek soluğu Washington'da alıyor... Sırtı sıvazlanıp gazlanınca daha da şuursuzlaşıyor... Türkiye'yi tehdit olarak görme, gösterme gibi boyundan büyük işlere kalkışıyor...Aynı sorunlu kafa yapısında olup atıp tutanlar da ateşi hepten körüklüyor. Bilerek ya da bilmeyerek. Mesela Akkuyu Nükleer Güç Santrali'yle ilgili İsrail basınında tarih bilmez, konjonktür okumasından çakmaz bir akademisyen tarafından kaleme alınan makalede şu zırvalıklar yer aldı:
"Türkiye, yeni İran'dır. Bu yıl faaliyete geçmesi planlanan Akdeniz kıyısındaki nükleer proje hızlandırılıyor. Bağımsız uranyum zenginleştirme konusundaki ısrarı, nükleer silah geliştirmesini sağlayacak... Ankara'nın yürüttüğü dış politika İsrail'e zarar veriyor."
Allah akıl, fikir versin bu hastalıklı kafalara... Bugün İsrail'de bir halk varsa, tarih yapraklarına bakıp bunun varlığını kime borçlu olduklarını hatırlasınlar öncelikle...
Sonra da şunu kafalarına soksunlar, zaten var da iyice kazınsın anlamında; Türkiye hiçbir devlete benzemez, benzetilemez. Binlerce yıllık mazisi olan koskoca bir devlet, güçlü ordusuyla, halkıyla... Her zaman olduğu gibi inatla anlamadıkları ya da anlamak istemedikleri gerçeklik de şu:
Türkiye kodları barış üzerine kurulu bir devlet... Onlar gibi başka ülkeleri işgal etme, toprak kazanma, yayılma diye bir planı, düşüncesi asla olmadı, yok. Tek derdi kendi vatan toprakları, ülkesinin bekası... Türkiye'nin savunma sanayindeki hamleleri, geliştirdiği yerli ve milli silahlar da kimseye saldırmak, tehdit için değil savunmaya dönük caydırıcı gücünü pekiştirmek anlamında. Sakın benimle dalaşmaya yeltenmeyin, aklınıza bile getirmeyin, gücümü, sabrımı test etme gibi bir çılgınlığa kapılmayın durumu yani. Bu konudaki duruşu ve kararlılığı da açık ve net...Başkaları gibi atıp tutmuyor, dediğini hep yaptı, yapıyor... Belli ki İsrail'de bunun farkında ve çekindiklerini, alenen dillendiriyorlar. Korkuyorlar açıkçası. Tıpkı şu sıralar kankaları Yunanistan gibi...