Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Alman mevkidaşı Johann Wadephul ile ortak basın toplantısında "Terörsüz Türkiye ve Terörsüz Bölge" sürecine dönük soruya verdiği şu yanıtla mücadelenin boyutunu bir kez daha çok net ortaya koydu:

"Bölgede PKK eliyle başlatılan terör hareketinin tek ayağı Türkiye değil; bu ayağın bulunduğu Irak var, Suriye var, İran var ve Avrupa, Almanya'da özellikle birçok PKK mensubu var. Almanya Anayasayı Koruma Teşkilatı'nın kendi raporuna göre, Almanya'da 14 bin civarında PKK mensubu bulunmakta. Şimdi bütün bu aktörlerin aslında PKK terör örgütünün bu dört ülkedeki faaliyetini terörden nasıl daha farklı bir istikamete evirebiliriz, aslında özet bu..."

Türkiye'nin mücadele hassasiyeti Avrupa dahil,hepsinin göstermesi gerekir yani Gösteriyorlar mı Söze gelince belki ama realitede hiç de samimi olmadıkları ortada... PKK/PJAK konusunda İran'ın gıkı çıkmadı. Kandil'in İran tarafı ve PKK bağlantısı da malum... Avrupa Birliği ve en başta da PKK'nın adeta Avrupa'daki Kandil'i konumundaki Almanya ise tam anlamıyla seyirci pozisyonunda... Dolayısıyla Alman Dışişleri Bakanı'nın basın toplantısında bu soruya doğru dürüst bir yanıtı da olmadı, olamadı... Nasıl olsun ki, PKK'lı teröristlerin varlığına ilişkin bilgiler, belgeler bizzat kendi ülkesinin kuruluşu Almanya Anayasayı Koruma Teşkilatı'nın (BfV) 2023 raporunda yer alıyor… Ve o veriler Almanya adına resmen "bizim ülkemiz terörist yatağı" itirafı niteliğinde...

★★★

Mesela PKK'nın Avrupa'da büyük ölçüde şiddetten uzak bir görüntü sergilemeye çalışırken Türkiye'de terör saldırılarına devam ettiği vurgulanan raporu açıklayan BfV'nin Başkanı 2024'de düzenlediği basın toplantısında hiç utanmadan bir de şunları söyledi:

"PKK, Almanya'yı daha çok bir dinlenme ve geri çekilme yeri olarak görüyor."

Yani teröristler gidiyor, eylemlere katılıp kan döküyor, sonra Almanya'ya geri dönüyor. Bu bağlamda da 2013 Haziran ayından bu yana 300'den fazla kişi Almanya'dan terör örgütü PKK'ya katılmak üzere ayrılmış, gidenlerden 41'i ölmüş, 160'ı da tekrar geri dönmüş. Bunlar da raporda kayda geçip bilinenler...

Açıkçası sözde PKK'yı terör örgütü olarak kabul eden Almanya, nasıl olsa bize dokunmuyorlar diye resmen teröristlere yardım, yataklık yapıyor... Elleri kanlı katilleri koruyup, kolluyor. Sadece Almanya değil, İsveç, İsviçre, Fransa, Finlandiya, Yunanistan için de aynı kepazelik geçerli… PKK'nın ideologlarının Orta Doğu'da değil, ABD ve Avrupa'da oldukları, hepsinin de MİT tarafından yakın takibe alındıkları da biliniyor zaten...

★★★

Raporda aşağılık itirafların yanı sıra Almanya adına utanç verici daha başka detaylar da var. Almanya'da terör örgütü PKK'nın sözde bağış kampanyalarıyla her yıl 16 ila 17 milyon euro arasında para topladığı, bunun da örgüt idaresinde ve Avrupa'da propaganda amaçlı kullanıldığı gibi. Terör örgütü PKK/YPG/PYD ya da SDG'nin uyuşturucu ağını, bağlantılarını ve uyuşturucu ticaretinden nasıl nemalandığını da bilmeyen yok. 1990'lı yıllardan itibaren yayımlanan pek çok Birleşmiş Milletler, NATO, ABD ile AB ülkeleri raporlarıyla bu aşağılık faaliyetleri ve elde ettikleri gelir açıkça belgelenmiş durumda… Bunlara göre PKK, üretiminden dağıtımına ve Avrupa sokaklarında satışına kadar uyuşturucu ticaretinin her aşamasında rol alıyor. Almanya Başsavcılığı'nın, Avrupa'da yakalanan uyuşturucunun yüzde 80'inin PKK ile bağlantısı olduğunu ortaya koyan tespitleri var. Terör örgütü, uyuşturucu ticaretinde, siyasi amaçlı dernekleri ve deşifre olmamış teröristlerini kullanıyor, Avrupa pazarında sokak satıcılığını da organize ediyor. Hatta Alman Der Spiegel dergisinin Aralık 1995 tarihli sayısında, PKK'nın Almanya'da 8-12 yaş arasındaki çocuklara bile sokaklarda uyuşturucu sattırdığı haberi yer aldı. Bu yolla elde ettiği yıllık milyarlarca dolar para da silaha, bombaya çevriliyor, örgüt elemanlarının eğitimine, barınmasına harcanıyor. Kalan kara paralar da terör örgütüne yakın iş adamları vasıtasıyla aklanıyor...