Söylemleri Trump'ın sesi, onun görüşü olarak yorumlanan ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack'ın daha bir buçuk ay önce ağzından çıkan tespitler neydiSuriye'de üniter yapı, tek devlet, tek ordu olacak...SDG, YPG'dir. YPG, PKK'nın bir türevidir. Bizimle DAEŞ ile mücadelede yan yana çalıştılar ama onlara bir devlet borcumuz yok...
Aynı büyükelçi Barrack, sanki kafasına taş düşmüş ve hafiften zihin bulanıklığı yaşıyormuşçasına şimdi de şunları diyor:
"Suriye'de merkezi bir hükümetin kurulma olasılığı zayıf..YPG ve SDG artık PKK ile bağlantılı değil. Bunlar IŞİD'e karşı mücadelede bizim müttefikimiz."
Şaşırtıcı mı Hayır..Bu bildik, değişmez ABD politikası, tavrı. Nitekim büyükelçi Barrack böyle gel-gitler yaşarken Pentagon,özellikle de ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı CENTCOM'un terör örgütüyle kankalık vaziyeti hep aynıydı... Suriye'de egemen bir devletin ortaya çıkmasını engellemek için de taşeronları İsrail ile birlikte etnik, mezhebi grupları tahrik etmek,özellikle teröristleri kullanmak suretiyle, normalleşme sürecinin önüne geçmek hesabındaydı.. YPG/PKK'yı ABD projesi olarak sahiplenip bugüne kadar getiren terör mimarlarından önceki CENTCOM Komutanı General Kurilla'nın yerine gelen komutan Cooper de SDG'nin başıyla yaptığı görüşmede ABD'nin terör örgütüne desteğini vurgulayarak,DAEŞ'e karşı birlikte çalışma taahhüdünü yineledi. Amerika'nın teröristlerle olan kirli ilişkilerinde değişiklik söz konusu değil yani...
★★★
Büyükelçi Barrack'ın son açıklamasında enteresan ve farklı olan esas nokta ise terör örgütü YPG/PKK ya da SDG için kullandığı "bizim müttefikimiz" tanımlaması..DAEŞ'le mücadele palavrasında hep "ortaklık, stratajik işbirliği" zırvalıkları dillendirildi malum. Ama şimdi Barrack, ülkesi ABD'nin NATO üyesine saldıran kukla, aparat bir terör örgütüyle "müttefik" olduğunu resmen duyurdu dünyaya...Bu ne demek Terörle, terörizmle mücadele konusunda kendi koyduğu ve uyguladığı kriterlere göre, bizzat ABD'nin kendisi teröre destek veren bir ülke konumundadır. Dolayısıyla,ABD Dışişleri Bakanlığı'nın her yıl yayımladığı Teröre Destek Veren Ülkeler listesinde ilk sıraya kendi adını yazması gerekir!..İsrail ile birlikte tabi...
Kaldıki;DAEŞ'le mücadelenin palavra,hatta DAEŞ'in sentetik, kurgusal bir terör yapılanması olduğu sır değil. Bunu da bizzat ABD'li yetkililer kendi ağızlarıyla deklare ettiler... En başta da Trump daha ilk döneminde ne dedi "IŞİD'i Barack Obama ve Hillary Clinton kurdu." Baştan itibaren DAEŞ'in yaptığı eylemlere bakıldığında da neye hizmet ettiği konusunda çok net mesaj içeriyor zaten. ABD ve İsrail dışında hedef tercihleri var. Hele de yıllardır kesintisiz Müslüman katliamı yapan, halen de çoluk çocuk öldüren İsrail ne hikmetse DAEŞ'in kadrajında hiç olmadı. ABD açısından DAEŞ'in çok kullanışlı bir araç olduğu ve O'nun hepten yok olmasını istemediği çok açık...Yoksa gerçekten DAEŞ'ı bitirmek gibi bir hedefi, niyeti olsaydı NATO ortağı Türkiye'nin defalarca yaptığı "Gelin Rakka operasyonunu birlikte yapalım" teklifini dikkate alırdı. Ama ABD yapmadı.YPG/PKK'lı teröristlerle müttefikliği seçti...