Antalya deplasmanında maça oldukça hızlı başlayan Galatasaray, 11 dakikada skoru 2-0'a getirdi. Ardından vites düşürdü sarı- kırmızılılar. Aslında bu konuda onları çok da suçlayamayız. Çünkü oldukça kötü bir zemin vardı Antalya'da. Oyuncular böyle kötü bir zeminde ister istemez sakatlanma korkusu yaşarlar. Neyse ki, iki takım adına da herhangi bir sakatlık yaşanmadı. Esasen böylesine kötü bir zeminde maç oynanması son derece sakıncalı. TFF'nin, oyuncu sağlığını düşünerek böyle sahalarda müsabaka yapılmasına izin vermemesi gerekir.

Galatasaray'ın vites düşürmesindeki bir diğer etken, Antalyaspor'un kendisini hiç rahatsız edememesiydi. Ev sahibi takım özellikle ilk yarıda hiçbir varlık gösteremedi, kompakt duramadı, geniş boşluklar bıraktı ve temassız oynadı. Öyle ki, Galatasaray'ın ilk yarıda skoru 4 veya 5-0'a getirmesi işten bile değildi. Sadece Osimhen üç tane net gol pozisyonunu değerlendiremedi.

İkinci yarıda geçiş oyunuyla iki gol daha buldu sarı- kırmızılılar. İlk yarıda üç tane çok net fırsatı kullanamayan Victor Osimhen, 56'da güzel bir vuruşla fileleri havalandırmayı başardı. Dördüncü golü atan Mauro Icardi, hem moral buldu hem de Süper Lig'de Gheorghe Hagi'nin gol rekoruna ortak oldu.
Gelgelelim, yine kalesini gole kapatamadı sarı- kırmızılılar. Galatasaray'ın bu karşılaşmada yediği gol, iki açıdan ayrıca önem taşıyor:
"1- Galatasaray, bir maçta daha kornerden gol yedi.

2- Galatasaray, bir maçta daha Arda Ünyay oyuna girdikten sonra kalesinde gol gördü."
Duran toplardan bolca gol atıp kalesini bu tür toplara kapatan sarı- kırmızılılarda işler tersine döndü. Okan Buruk'un buna bir çözüm bulması gerekiyor.

3-1'den sonraki bölümde kalesinde gördüğü baskı da Galatasaray adına gecenin negatifleri arasına yazılacak başka bir konu. Gerçekten de attığı golle direnç kazanan Antalyaspor, bu bölümde daha fazla sarı- kırmızılı kaleye gelmeye başladı ancak beceri ve yetenek eksikliği bunların gole veya daha ciddi pozisyonlara dönüşmesine engel oldu.
Sonuçta her şeye rağmen Galatasaray, zorlanmadan üç puana ulaştı. Hatta sarı- kırmızılılar açısından bu karşılaşmanın bir antrenman havasında geçtiğini söylemek yanlış olmaz. Nitekim Okan Buruk da henüz 67'de üç önemli oyuncusunu çıkarttı.