İşten çıkarma ve baskılar

31 Mart yerel seçimlerinde çok sayıda belediye başka bir siyasi partiye geçti. Demokrasinin gereği olan bu durum belediyelerde çalışan emekçiler açısından endişeye sebep olabiliyor. Bu endişelerin haksız olmadığını gösteren çok sayıda vakanın olduğunu da görüyoruz.

Özellikle Ak Parti'den ve MHP'den, CHP'ye ve DEM partiye geçen belediyelerde işten çıkarmalar, mobbing, sürgün ve sendikal baskıların yapıldığına dair somut olaylar yaşanıyor. Başta Diyarbakır olmak üzere DEM'e geçen belediyelerde çalışanlara yönelik baskıların ise daha yoğun olduğu görülüyor. Hatta aynı partiden olmalarına rağmen seçimlerde belediye başkanları değişen belediyeler bile çok sayıda işçi çıkarıyor.

Seçimlerin hemen ardından işçi çıkarmayacaklarını söylemelerine rağmen öncesinde de CHP'li olan Ceyhan, Esenyurt, Ataşehir, Bayraklı ve Şişli'de çok sayıda işçi işten atıldı. Belediye başkanlarının değişmesinin bedelinin emekçilere ödetilmesi büyük bir haksızlıktır.

Bu somut olaylar nedeniyle siyasi partiler bakımından el değiştiren belediyelerde iş güvencesi olmayan çalışanların işini kaybetme korkusu her geçen gün artıyor. Çünkü seçim öncesinde seçimi kazanmaları durumunda hiçbir çalışanın işiyle ve ekmeğiyle oynamayacağına dair söz veren adayların bile belediye başkanı olunca yüzlerce işçiyi kapının önüne koyduğu görülüyor.

İş güvencesi olanlar belediye çalışanları ise mobbing, sürgün sayılabilecek görev değişiklikleri, sendikalarını değiştirme baskısı gibi yasal olarak suç sayılan haksızlıklara muhatap oluyorlar. 2019 yılı mahalli idareleri seçimlerinden sonra da binlerce belediye işçisi işinden atılmıştı. Sözleşmeli personellerin iş sözleşmeleri sonlandırılmıştı. İşe iade davasını kazanan işçiler işlerine başlatılmamış, sözleşmeli personel davaları kazanmalarına rağmen işe başlatılıp tekrar iş sözleşmeleri sonlandırılmıştı. Halen o dönemde haksız şekilde işini kaybeden işçiler ve sözleşmeli personel işlerine dönmeyi bekliyorlar.

2024 yılı seçimlerinde çok sayıda belediye el değiştirdiği için emekçiler ve geçimini sağladıkları aileleri açısından gergin bir bekleyiş söz konusu. Seçimleri kazanan belediye başkanları yeni işçilere yer açmak, kadrolaşmak amacıyla emekçilere bedel ödetmemeli. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Işıkhan, bu konuda belediye başkanlarını uyararak "Yerel seçimlerin ardından yeni belediye başkanlarının göreve gelmesiyle birlikte, belediye çalışanlarının işlerinden çıkarılması ve mobbing endişesi birçok insanı tedirgin etmektedir. Belediye başkanlarının bu tür davranışları, çalışanların kazanılmış hak ve özgürlüklerinin kaybı anlamına gelecektir. Bizler işçilerimizin ve memurlarımızın haklarının yakın takipçisi olacağız" ifadelerini kullanmıştı.