Uluslararası sendikalar Türkiye'nin çalışma hayatına yönelik hali hazırda kirli propaganda yapmaya devam ediyorlar. Türkiye'den bazı sendikaların yalan ifadelerle dolu raporlarını sorgulamadan gerçek kabul ederek Türkiye aleyhine kampanya yürütüyorlar. Türkiye'ye yönelik kirli kampanya yürüten kuruluşlardan biri de ITUC (Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu). Her yıl Küresel Haklar Endeksi yayınlayarak çalışanlar için en kötü 10 ülkeyi belirliyor. Örgütlenme özgürlüğü ve sendikal haklarla ilgili kısıtlamaları dikkate alarak yayınlandığı söylenen endekste Türkiye çeşitli bahanelerle "çalışanlar için en kötü 10 ülke" arasına alınıyor.

ITUC'un sözde endeksine göre çalışanları için en kötü 10 ülke şöyle sıralanmış: Bangladeş, Belarus, Ekvador, Mısır, Esvatini, Myanmar, Nijerya, Filipinler, Tunus ve Türkiye. Dünya ülkelerinde çalışanların haklarına ilişkin düzenlemelerini temel düzeyde bile bilenler bu sıralamaya baktıklarında endekse Türkiye'nin konulmasının kirli bir kampanya nedeniyle olduğunu anlar. Türkiye'nin eleştirilecek meseleleri var ama tarafsız ve gerçek hiç bir değerlendirme Türkiye'yi çalışanlar için en kötü 10 ülke arasına almaz. Böyle bir endekste Türkiye'nin adını yazmak için Türkiye düşmanı olmak gerekir.

ITUC'un hazırladığı endeks tarafsız olmadığı gibi bilimsel bir anlam da ifade etmiyor. Daha önce hazırlanan endekslerde de Türkiye'nin listeye alınma gerekçelerinde verilen vaka örnekleri bile çelişkiliydi. Mesela 2022 yılı raporunda "1 Mayıs'ta sendikacılar tutuklandı" denilmişti fakat tutuklanan sendikacı yoktu. 2025 raporunda da Türkiye'nin çalışanlar için en kötü 10 ülke arasına girmesine 3 gerekçe gösterilmiş. Bunlardan biri 2024 yerel seçimlerinden sonra CHP'li belediyelerden işten çıkarmalar ve sendikal baskılar. İnanmak zor ama ITUC, CHP'li belediyelerden işten çıkarmaların ve sendikal baskıların faturasını hükümete kesmiş.

Türkiye'nin çalışanlar için en kötü 10 ülke arasına alınmasına gerekçe yapılan diğer konular ise sendikacıların keyfi tutuklanmasıymış! Ülkemizde sendikal faaliyetler yaptığı için tutuklanan sendikacı yok. Ama eli kanlı terör örgütlerine "terör örgütü" demeyen sendika(cı)lar var. Sendikal faaliyetleri terör desteği için maymuncuk olarak kullananlar var. Sendikal faaliyet diyerek terör örgütlerini meşrulaştırma gayretinde olanlar var. Sendikacılığı terör örgütü destekçiliği için kullananlardan terör örgütleriyle ilişkisi tespit edilip tutuklananlar için de hem Türkiye'de hem de yurtdışında "sendikacılar tutuklanıyor" propaganda yapıyorlar. Uluslararası sendikalar da bu kara propagandanın parçası oluyorlar.