Türkiye'de siyasi bir hareketlilik yaşanıyor. Yolsuzluk ve terör suçlamalarıyla başlatılan bir soruşturmada 106 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu örgüt lideri olarak gözaltına alındı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel başta olmak üzere solsosyalist örgütler yolsuzluk soruşturmasını "sivil darbe" olarak niteleyerek sokak çağrıları yapıyor. Darbelere verdiği desteklerle bilinen CHP'nin, millet iradesine vurgu yapması ve darbe karşıtlığı söylemden öteye geçmez.

TİP, HKP, SOL Parti, Halkevleri, EMEP, KESK, DİSK, TMMOB ve diğer solsosyalist örgütler, İmamoğlu'na destek eylemlerinde flamalarıyla en önde yer alıyor. Marjinal sol örgütlerin üniversite uzantıları da Gezi kalkışması sloganlarıyla üniversite gençlerini sokağa çağırıyorlar.

Türkiye siyasi tarihinde darbelerde ve toplumsal olaylarda öğrencilerin belli odaklarca kışkırtıldığı ve kullanıldıkları biliniyor. Öğrencilerin belli konulardaki duyarlılıklarını ideolojik amaçları ve siyasi hedefleri için kullanan kesimler hep oldu. Gençlerimiz, dikkatli olmalı ve karanlık odakların niyetlerini iyi okumalı.

Daha önce çok defa yaşadık. Belli duyarlılıkla başlayan kitlesel eylemlerin bir süre sonra başka bir boyut kazandığını biliyoruz. Özellikle marjinal örgütlerin "kadrolu eylemcileri" belli bir duyarlılık için bir araya gelmiş kitleleri ideolojik amaçları için kullanırlar. Masum bir tepki gösterme eyleminin üstüne çöken sol örgütler eylemleri amaçları için araçsallaştırırlar.

27 Mayıs'ta sözde dikta rejimine karşı mücadele ettiklerini düşünen gençler, 28 Şubat darbesinde irticayla mücadele ettiklerini düşünen gençler, Gezi kalkışmasında çevre için orada olduğunu düşünen gençler darbeye zemin hazırlamakta kullanıldı.

27 Mayıs darbesinin hemen öncesinde gençler sokaklarda "Hürriyet istiyoruz" diyorlardı. 27 Mayıs darbesinden 20 gün sonra, darbeden önce eylem yapan üniversite öğrencileri CHP Genel Başkanı İsmet İnönü'yü ziyaret ediyor. Ziyarette İnönü gençlere "memlekete büyük hizmetlerde bulundunuz" diyor. Öğrenciler adına konuşan bir öğrenci de İnönü'ye "Mücadelemizi kazandık. Hepimiz heyecan içindeyiz. Arkadaşlarla burada size şükran borcumuzu ödemeye geldik" diyor. 27 Mayıs darbesiyle demokrasi ortadan kaldırıldı, gençler büyük bedel ödedi.