Cesaretin adı Türkiye

15 Temmuz darbe girişiminin engellenmesinin üzerinden 9 yıl geçti.

Görünüştü bir darbe girişimi ama gerçekte bir işgal girişimi olan hain kalkışma Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın liderliği, milletimizin kararlılığıyla durduruldu. Kalkışmanın bastırılmasında milletimizin sokağa çıkmasının çok önemli bir etkisi var.

Milletimizin 15 Temmuz gecesi sokağa çıkma gerekçelerini tespit etmek için yapılan araştırmalar var. Araştırma sonuçlarına göre milletimizin sokağa çıkmasının ilk gerekçesi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın insanlara sokağa çıkma çağrısı yapmasıdır. Yıllardır milletle kurduğu gönül bağı nedeniyle Erdoğan'ın çağrısıyla milyonlarca vatandaşımız ölümü göze alarak sokağa çıktı.

Milletimizin sokağa çıkmasının diğer gerekçeleri ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 15 Temmuz gecesi uçakla Atatürk Havalimanı'na inmesi, etkili kriz yönetimi, süreçteki liderliği, okunan selalar, TBMM'nin açılması...

O gece sokağa çıkanların motivasyonlarını anlatan önemli paylaşımlar ve sözler var. Batuhan Ergin, 15 Temmuz gecesi Boğaz köprüsü üzerinde FETÖ'cü hainlere karşı direnirken şehit oldu. Şehit olduğu yerde "Erzak almaya değil vatanı kurtarmaya geldik" mesajını sosyal medyadan paylaşmıştı. Batuhan'ın mezar taşına da yazdırılan bu mesaj 15 Temmuz'un sembol cümlelerinden biri oldu. Çünkü bu mesaj milyonlarca vatandaşımızın o gece sokağa çıkma nedenini ifade ediyor. Kalbinden vurulan 21 yaşındaki şehidimizin yanında olanlar son cümlesinin "Allahu Ekber" olduğunu söylüyor.

15 Temmuz gecesinin sembol paylaşımlarından biri de "Evimiz kira ama vatan bizim" sözleriydi. Meydana çıkan milletimizin vatan sevgisini her şeyin üstünde gördüğünü ifade eden anlamlı bir cümle. 252 şehidimizin içinde memurlar, işçiler, serbest meslek mensupları, işsizler ve gündelik işlerde çalışanlar var. Bu kardeşlerimiz ekonomik durumlarına bakmadan vatanlarını işgalden kurtarmaya koşarken şehit oldular.

Geçmişten itibaren darbecilere destek verenlerin önemli bir bölümünün 15 Temmuz gecesini televizyondan izlediğini, banka ve erzak kuyruklarında olduğunu, darbe girişimine yönelik bekle-gör taktiği uyguladığını ve darbecilere değil darbe girişimine maruz kalanları suçladıklarını gördük.