İslâm'ın ilk yıllarında inen Kur'ân ayetlerinin, Mekke'deki bir avuç Müslümana sürekli olarak İsrailoğulları'nın tarihini anlatması câlib-i dikkattir. Müşriklerin işkenceleri ve tazyikleri altında var oluş mücadelesi veren Müslümanlara, niçin devamlı Yahudilerin tarihi, coğrafyadaki hareketleri, başlarına gelenler, çektikleri zulümler ve nihayet sonrasında yaşadıkları aktarıldı Bunun birinci sebebi ilk Müslüman cemaate moral vermekti şüphesiz. Ama daha geniş bir çerçevede, Müslümanlar, Medine'de aynı şehri paylaşacakları ve birlikte yaşayacakları Yahudilerle alakalı bilgilendiriliyordu.Vahyin sonuna kadar Yahudiler gündemden hiç düşmedi. Medine dönemine geçildiğinde, onların şahsiyet çizgilerine dair detaylar arttı, tasvirler son derece güncel hale geldi. Müslümanlar, Kur'ân'da anlatılan karakterlerle artık aynı şehirde beraber yaşıyordu.Hz. Peygamber, Medine'ye hicret ettiğinde hemen her alanda Yahudilerin domine ettiği ve dengelerini belirlediği bir şehir buldu. Bu yüzden, ilk yaptığı şey, Medine'de yaşayan bütün unsurların -en başta Yahudiler- iştirak ettiği bir toplumsal sözleşme ("Medine Vesikası") imzalamak oldu. Hz. Peygamber'in liderliğindeki yekpare Müslüman cemaat eliyle, Yahudiler zapturapt altına alınıp hareket sahaları daraltılırken, aynı şehirde yaşamanın getirdiği haklar ve sorumluluklar da titiz bir biçimde belirlendi. Böylece, kıyamete kadar gelecek Müslümanlara, Yahudilerle birlikte yaşam ve onlara muamele konusunda kapsamlı bir yol haritası sunulmuş oldu. Bu bağlamda, Mekke'deyken Tâif'e hicrete niyetlenen Hz. Peygamber'in sevk-i ilahî ile neden Medine'ye yönlendirildiği hususunda derin derin tefekkür etmek gerekir. İlahî senaryoda boşluklara ve tesadüflere yer yoktur.Sonrasında, Yahudiler Müslümanlara gönüllü biçimde verdikleri ve altına imza da attıkları taahhütleri bozdular. Şehirde yaşayan Yahudi kabileleri Benû Kaynuka, Benû Nadîr ve Benû Kurazya, işledikleri suçlar sebebiyle teker teker sürgün edildi ve mensupları kendi şeriatlarının öngördüğü hükümler çerçevesinde cezalandırıldı. Yaptıklarını bildikleri için, seslerini de çıkaramadılar. Tüm bu süreç dikkatle incelendiğinde, Müslüman bir toplumun, Yahudilerle münasebetlerde üç ana merhaleden geçtiği görülecektir: 1) Muhatapları her boyutuyla ve bütün detaylarıyla tanıma, 2) Birlikte yaşam denemesi ve evvela sulha dayalı karşılıklı münasebetler, 3) Nihayet Yahudilerin Müslümanlara karşı düşmanca tavırları sonucu çatışma, savaş ve sürgün.Peki, İslâm coğrafyası ve özellikle de Ortadoğu'nun Müslüman halkları, İsrail'in kuruluşuyla neticelenen Siyonist işgal projesi gittikçe ağırlık kazanırken, muhataplarını yeterince tanıyor muydu Yahudilerin, birlikte yaşam ve sulh yerine Müslümanları dışlama ve çatışmaya daha meyyal olduklarından haberdar
Doğu Türkistan Seyahatnamesi
02-08-2025 
Filistin'i tanımak
30-07-2025 
Kudüs-Kaşgar hattı
26-07-2025 
Fay hatları
23-07-2025 
İmam müsveddesi
19-07-2025 
Madalyonun öbür yüzü
20-07-2024 
Hakkı Turayliç'in hatırlattığı
06-04-2024 
Ramazan takvimi-III
20-03-2024 
Gazze-Pekin hattı
31-07-2024 
Hafıza dersi
13-07-2024 