FETÖ darbe yapamasa da amacına ulaştı!
15 Temmuz hain darbe girişiminin üzerinden 8 koca yıl geçse de "Türk milletinin darbeye ve darbecilere karşı öfkesi" hala dinmedi..
Eğer hainlerin darbesi planladıkları şekilde gerçekleşseydi, Allah muhafaza bugün bambaşka bir Türkiye'yi konuşuyor olacaktık.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile halkın bütünleşerek geri püskürttüğü 15 Temmuz akşamındaki ülkeye ihanet girişimi "bir an bile unutulmamalı".
FETÖ dünya tarihinin gördüğü "en kritik ve profesyonel" örgütlerden birisi..
Ve hala Türkiye'deki varlıkları sürüyor..
Bugün ülkemizde tartışılan birçok konunun altını kazıdığımızda FETÖ emarelerini görüyoruz..
15 Temmuz'un 8. yıldönümünde ülke genelinde yapılacak olan şehitlerimizi anma etkinlikleri hainlerle mücadele için büyük önem arz ediyor..
Türkiye bu akşam ülkemizin birlik ve bütünlüğüne göz diken vatan hainlerine yine meydan okuyacak.
Hain darbe girişiminin maddi sonuçlarına bakarsak, 248 vatandaşımız asker görünümlü teröristler tarafından şehit edildi.. 48 saatlik destansı vatan direnişinde 2 bin 196 vatandaşımız da yaralandı. Bu acı unutulmamalı, unutturulmamalı.
15 Temmuz günü vesilesiyle şehitlerimizi tekrar rahmetle anıyor, yakınlarına başsağlığı diliyoruz. Vatan müdafaasında yaralanan kardeşlerimizin gazilik mertebelerinin de mübarek olması için dua ediyoruz..
Yalnız her ne kadar FETÖ'nün hain kalkışma girişimini başaramadığı düşünülse de bu ihanet "ehl-i sünnete yönelik bir darbe" olarak hafızalara kazındı.
Bugün tasavvuf yolunda insanların hidayeti için hizmet eden ehl-i sünnet cemaat ve tarikatlar, tek dertleri yüce Allah'ın (c.c.) hak dinine düşmanlık olan münkirler tarafından hedefe konurken, FETÖ ile kıyaslanıyor..
Kimse 15 Temmuz ihanetinin bu yönünü konuşmak istemese de FETÖ'nün asıl maksatlarından birisi de hiç şüphe yok ki Türk milletinin itikadını bozmaktı..
Yıllarca, yüce dinimiz İslam'ı maske olarak kullanan FETÖ yöneticileri insanların inançlarını istismar etti...
Saf duygulara sahip Anadolu Müslümanlarından bazıları maalesef geçen yıllar içinde örgüte birer aparat oldu..
FETÖ gibi tarihi, Fetullah Gülen adındaki adamın gençlik yıllarından öte gitmeyen 50-60 yıllık bir örgütü, bugün İslam'a hizmet eden, geçmişi Hazreti Ebubekir'e (r.a.) kadar uzanan, yüzyıllardır insanları yüce Allah'ı (c.c.) zikretmek suretiyle hidayete davet eden tarikatlarla kıyaslamak ise bu dine en büyük düşmanlıktır..
Bu düşmanlığın en net örneği de Menzil üzerinden gösteriliyor..
Özellikle, Seyyid Abdulbaki el Hüseyni Hazretleri'nin (k.s.) emanetini Rabbine (c.c.) teslim ettiği günden beri Menzil köyündeki irşad faaliyetini televizyon ekranlarında, gazetelerde ve sosyal medyada hedef alanlara baktığımızda hepsinin ağzından şu ortak cümlenin çıktığını görüyoruz: FETÖ'den ders almadınız mı
İşte Fetullah Gülen elebaşılığındaki örgütün bu ülkeye vurduğu en büyük darbe bu cümlede gizli..
Münkir zaten düşman..
İnanan zaten inanıyor...
Ancak toplumun inanan ve inanmayan iki grup arasında kalmış ciddi bir kesimi ise bu münkirlerin etkisinde kalarak, "Evet, FETÖ'den ders almalıyız" sözüyle ahmakların aklına uyuyor..
FETÖ işte tam olarak bunu hedefliyordu.