Ebu Şebab'ın tercihi

İmam Hatip Lisesi'nde okurken, henüz ortaokulda Fen Bilgisi öğretmenimiz Sami Boztepe, derslerinde ve laboratuvarındaki ciddiyetle tanınırdı. İşini son derece titizlikle yerine getirirdi. Bir derste çözeltilerdeki asitleri ve bazları ayırmak için kullanılan turnusol kağıdını göstermişti. Turnusol, asitle temas ettiğinde kırmızı, bazla temas ettiğinde mavi renk veriyordu. Görmüştük bunu. Bu kâğıt, sonraki seneler içinde farklılıkları ortaya çıkarmak için kullanılan bir sembole dönüştü. Yıllardır sayısız platformda "turnusol kâğıdı" benzetmesi kullanılır. Acaba kaç kişi bu deneyi gerçekten gözlemlemiştir

Gazze, son yılların en güçlü turnusol kâğıdı oldu: iyiyi kötüden, vicdanlıyı zalimden, ahlaklıyı ahlaksızdan, mandacıyı devrimciden keskin ayrımlarla ayırdı. Dünya adeta karpuz gibi ikiye bölündü. Milyarlarca insan özgürlük için büyük bedeller ödeyen Gazze safına geçerken; kirli niyetleri ve bağımlılıklarıyla birbirine yakın durmak zorunda olan taife ise işgalci İsrail'in yanında durdu. Bu bölünme Gazze içinde de yaşandı. Halk Güçleri adlı bir grup dünyanın hayranlıkla izlediği Gazze direnişinde, işgalci İsrail yanlısı bir tutum aldı.

HAMAS Karşıtı Halk Güçleri adlı grubun liderliğini Yasir Ebu Şebab yapıyor. 32 yaşında olan Ebu Şebab, Refah'ın doğusunda doğmuş, eğitimini yarıda bırakıp erken yaşlarda uyuşturucu kaçakçılığına bulaşmış ve bu yasa dışı faaliyetlerini yıllarca sürdürmüş kirli bir isim. 2015 yılında HAMAS tarafından tutuklanmış, 25 yıl hüküm giymiş ve akabinde Asda Hapishanesi'ne gönderilmiş. Gazze'de yaşanan soykırım günlerinde hapishanelerin de hedef alındığı süreçte cezaevinden kaçarak işgalci İsrail'le iş birliği yapan Ebu Şebab etrafına geçmiş yıllarda Mahmud Abbas yönetimine çalışmış subaylardan oluşan bir grubu toparladı ve Netanyahu için oldukça kullanışlı bir aparat haline geldi.

Başlangıçta İsrail, HAMAS karşıtı farklı yollar denediğini söylüyor açıklama yapmıyordu. Ebu Şebab da yardım aldığını söylüyor ama kaynağını belirtmiyordu. Sonraki süreçte iki taraf da gayri meşru ilişkilerini saklamaktan vazgeçip alenileştirdi. Ebu Şebab ve adamları İsrail'in elinde tuttuğu yerlerde rahatlıkla hareket ediyordu. İşgalci birlikleri binalara girmeden önce Ebu şebab'ın adamları binaları denetliyor sonrasında Siyonistler o yapılara giriyorlardı. Yardım kamyonlarını yağmalayan Ebu Şebab, karaborsadan yüksek fiyatla satıyordu. İsrail'den askeri teçhizat edinen grup, DAEŞ unsurlarını silahlandırarak karışıklıkları artırmaya çalışıyordu. Bir ara işgalciler Mısır'ın sınır duvarlarını patlatmayı, Gazze halkını Sina çölüne doğru göndermeyi bu örgüt üzerinden yapmayı bile planlamıştı. İş öyle bir noktaya geldi ki Wall Street Journal's gazetesinde, ilkokulu terk etmiş, ömrü uyuşturucu ile geçmiş olan Yasir Ebu Şebab, "Gazzeliler HAMAS'la İşini Bitirdi" (24 Temmuz 2025) başlıklı bir yazı dahi yayınladı. İşgalci İsrail güçlerinin istihbarat birimleri bu adam için yazı bile kaleme alabiliyorlardı.

HAMAS'ın askeri yargı organı geçtiğimiz çarşamba günü, Ebu Şebab'a silahlı çete kurmak ve İsrail ile iş birliği yapmakla suçlandığı gerekçesiyle 10 gün içinde teslim olması için süre tanıdığını açıkladı. Filistinli Gruplar Ortak Odası tarafından yapılan açıklamada, "Ebu Şebab ve onunla birlikte olanlar ulusal kimliklerinden mahrumdurlar, Filistin ulusal saflarının dışındadırlar ve direniş gruplarının oybirliği ile kanları dökülmüştür" denildi. Ebu Şebab'ın ailesi, onun "Siyonist işgal güçlerini desteklemesi" nedeniyle kendisini reddetti ve "çevresindekilerin onu derhal ortadan kaldırmasına hiçbir itirazımız yok" dedi. HAMAS, Ebu Şebab'ı suikast için en önemli hedefleri arasına aldı ve onu iki kez öldürmeye çalıştı, fakat başarısız oldu. Bambardımanların kesintisiz devam ettiği, insansız hava araçlarıyla sürekli gözetlenen Gazze'de, dünyanın en güçlü ülkeleri tarafından askeri olarak desteklenen İsrail'e karşı kara savaşı yürütmek zaten zor iken, işbirlikçi taifenin ortaya çıkışı işleri büsbütün zorlaştırıyordu. Tüm bunlara rağmen HAMAS, Ebu Şebab'ın iki yardımcısını öldürüp kıdemli yardımcılarından birini idam etti. Hatta han Yunus'ta Ebu Şebab örgütünün elindeki LAW silahlarını ele geçiren HAMAS güçleri bununla pek çok işgalci İsrail askerini öldürdü.