Ulusların Düşüşü
Türkiye gündeminin başlıca konusu, yoksulluk.
İnsanlar fakirleşmekten muzdarip, şikayetçiler.
Peki Sürekli yakınma yerine yoksullaşmanın ana sebepleri üzerinde ciddiyetle durmak gerekmiyor mu Tek başına hoşnutsuzluk sorunu ortadan kaldırmıyor. Tartışma ve çözüm üretme kabiliyetimizi geliştirmek zorundayız.
Mesela:
Daron Acemoğlu Nobel ekonomi ödülünü aldı. Yazdıkları üzerinde hiç duruluyor mu, hayır! Politik-etnik kimliği dışında, araştırmaları konusunda tek söz eden yok.
Yoksulluğu yaşıyorsak Daron Acemoğlu'nun (Harvard Üniversitesinde siyaset bilimi profesörü James A. Robinson ile birlikte) yazdığı "Ulusların Düşüşü" kitabını tartışmamız gerekmiyor mu
İkili 15 bölümlü kitaplarında, neolitikcilalı taş çağından günümüze tarihsel bir kesitte yoksulluğun - zenginliğin kökenlerini ekonomi politik perspektifle analiz etti çünkü
Yoksulluğunve refahın nedenlerini, dağılımını, oluşma biçimlerini konu ettiler.
Dediler ki:
- Siyasal gücün dar bir çerçevede yoğunlaştırılması yoksulluğun ve iktidarların yurttaşlara karşı sorumlu, duyarlı olması refahın nedeni...
Bu bakış bugün bizdeki yoksulluğa dair fikir veriyor mu
Tartışma yapmalıyız. Örneğin:
"Anadolu Kaplanlarının" (neoliberalizmin başladığı) 1980'lerden günümüze Türkiye ekonomisindeki payları dikkat çekici ölçüde ve hızda arttığı, itibariyle bunun ülkeyi zenginleştirdiğine dönük kültür hipotezi var.
Zenginliği kültürle ilişkilendiren bu bakışın kökeni; Protestan ahlakının Avrupa'nın modern sanayi toplumunun yükselişini kolaylaştıran anahtar bir rol oynadığını öne süren Max Weber'e ait.
Bizde bunun temeli (mukaddesatçı iktidarların propagandası için) salt dine dayandırıldı. Başka inançlara, değerlere ve ahlak anlayışlarına pek vurgu yapılmadı.
Ülkemizde de yaşanılan bu kültür hipotezi dünya eşitsizliğini anlamakta işe yarar mı Acemoğlu ve Robinson'a göre zenginlikle fakirlik çoğunlukla kurumların ürünü, bağımsız bir nedeninin değil.Din ve ekonomik başarı arasındaki ilişki de çok sınırlıydı. Protestanlıkla ekonomik başarı arasında özel bir ilişki olduğunu gösterecek pek fazla bir kanıt yoktu
Evet bunları tartışmamız gerekmiyor mu
Keza:
Türkiye'de sıklıkla dile getirilen "cehalet hipotezi" var. Bu,yöneticilerin ülkeyi ve insanların kendilerini nasıl zenginleştireceğini bilmemeleri tezine dayanıyor. Yani:
Siyaset insanları, ülkeyi ekonomik başarısızlıklardan nasıl kurtulacaklarını bilmedikleri için ve yanlış bir tavsiye izlediklerinden yoksulluğu aşamıyorlardı.Doğru mu bu