İçerden bir ses

Genç Teğmenleri yemin töreninde olanlar haber değil, olması gereken zaten. Bir bardak suda fırtına koparılıyor.

Asıl üzerinde durmamız gerekeniise hiç konuşmuyoruz:

Bir grup Nurcu, Isparta Barla'daki Çam Dağı'na çıkıp sabah zikri yaptı. Burası Said Nursi'nin kimi zaman namaz kıldığı, sözde bazı Risale-i Nur metinlerini yazdığı yerdi.

Çoğunuzun "ne var bunda" dediğinizi duyar gibiyim! Peki, genç Teğmenlerin töreni gündem oluyor da, Nur talebelerinin sabah zikri üzerinde niçin hiç durulmuyor

Ne demek istediğimi yazmak için size birini tanıtmalıyım:

63 yaşındaki Mehmet Erdoğan, Rize Güneysu Ortaköy'den. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hemşehrisi...

Rize İmam Hatip Lisesinin son sınıf öğrencisi iken, "Sızıntı" dergisiyle tanıştırıldı. Ardından Risale-i Nur külliyatı edinmesi sağlandı. Fethullah Gülen'in "Altın Nesil" adlı vaaz kasetlerini dinledi, kitaplarını okudu, ev sohbetlerine katıldı.

Beklediğini bulamadı, "Sızıntı" dergisi aboneliğini ve sohbetleri bıraktı.

Bu kez Nurcuların "Yazıcılar" grubuyla tanıştı. Alttan ışıklı masalarda Arap harfleriyle yazılmış Risale-i Nur parçalarının üzerine kağıt koyup onları divitle kopya etme dışında dünyayla ilgisiz talebeler ilgisini çekmedi.

Bitmedi...

Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesini bitirdi. Ezel Elverdi yönetimindeki "Dergah" yayınlarında çalıştı. Sezai Karakoç'tan etkilendi.

"Musahhih" olarak 1993'te Türkiye Diyanet Vakfı'na girdi. VakıftaBasın- Yayın Halkla İlişkiler Müdürlüğü ve 2015 itibariyle müşavirlik yaptı. Bir taraftan da Diyanet İşleri Başkanlığında başkan danışmanı olarak özel kalem hizmetinde bulundu. 2018'de emekli oldu.

Diyanet'te görev yaptığı dönemde Mehmet Görmez ve ondan sonra başkanlığa getirilen Ali Erbaş'ın 2014'te Said-i Nursi kitaplarını yayınlama telifini almaları ve sürekli onu olumlayan konuşmalar yapması Mustafa Erdoğan'ın itirazına neden oldu. Uyarısı azarlanarak yanıt buldu! Mustafa Erdoğan şunu inanıyordu:

-"Diyanet İşleri Başkanlığı, FETÖ ile mücadelede siyasi iradeden çok daha sorumludur. Bu konuda ilk görev onundur. FETÖ'nün altmış yıl boyunca yol alırken Diyanet'in ne yaptığına ve nerede durduğuna bakarak bunu değerlendirmek lazım..."

Oysa. Diyanet İşleri Başkanlığı altmış yıl önce 1964'te "Nurculuk Hakkında" isimli kitap çıkarmıştı. Ancak yayımlandığı tarihten sonra nedense ikinci kez basılmamış, Diyanet yayınına sahip çıkmamıştı...