O tokadın bir özrü olmalı

Yavuz hırsız ev sahibini bastırır. Türkiye bu atasözünün ana yurdu gibi! Kimse suçunu, kabalığını, haksızlığını kabul etmiyor. Uyarılınca da üste çıkıyor, daha da terbiyesizleşiyor. Hatta uyaranı eziyor, yok ediyor, ona zarar veriyor. Bu korkunç hal o kadar arttı, o kadar yayıldı ki kimse suçluya 'suçlusun' bile diyemiyor artık.

Geçen gün Gebze'de kızını ve oğlunu okula götüren bir babaya saldırdı iki maganda... Ara sokakta yanlarından hızlıca geçen cipin sürücüsüne tepki gösteren baba; çocuklarının yanında tokat yedi! Olacak şey mi Sırtında okul çantaları, çocuklarının yanında böyle bir saldırıya maruz kalan bir baba, düşünün ne hale gelir. Ya o çocuklar... Neyse ki bu görüntüler sosyal medyada yayılınca ve herkesin tepkisini çekince, o iki şehir eşkıyası yakalandı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Zorbalara karşı kararlılıkla mücadele etmeye devam edeceğiz. 112'yi arayın, biz gereğini yapalım" diye hatırlattı. Tamam ama yetmez! O iki şehir eşkıyasının, çocukları da yanındayken o babadan özür dilemesi gerek. O çocukların bunu görmesi gerek. Bu şehir eşkıyalarına artık o kadar alıştık ki, şaşırmıyoruz bile çoğu olana bitene. Ama bir babaya, hele yanında yöresinde çocukları varken bunun yapılması insanı delirtebilir. Cezasını çeksin ama o babadan ve çocuklarından da özür dilesin. Böyle böyle öğrenirler belki yaptıkları şeyin fenalığını. Yüzleşerek.

Haberin Devamı

Zamanı gelmişti, iyi oldu...

* 12 Dev Adam'ın Avrupa Şampiyonası'ndan gümüş madalyayla dönmesi herkesi sevindirdi ama buruktu sevincimiz... İlk şoku atlattıktan sonra da 'neden ikinci olduk' sorusu yükselmeye başladı. Malum, Filenin Sultanları için de aynı şey geçerli. Neden biz hep 'olacak gibi oluyor da olmuyor' ülkesiyiz Gurur veren mağlubiyetler ülkesi olmaya devam mı Kupaları neden kıl payı kaçırıyoruz Yöntemlerimiz mi yanlış acaba Şimdi bunlar konuşulmalı. Zamanı gelmişti, iyi oldu.

* Televizyon Oscarları olarak adlandırılan Emmy ödüllerine Filistin damga vurdu bu yıl. 77. kez düzenlenen törende Javier Bardem'in kefiye ile duruma dikkat çekmesi, pek çok önemli ismin barış çağrısı yapması, öte yandan Eurovison'a katılacak ülkelerin İsrail şartı getirmesi belki insanlık için küçük ama bu sorunun artık görmezden gelinemeyeceğini göstermesi bakımından önemli. Sanat dünyasının ve kamuoyu önderlerinin artık ses çıkarmasının zamanı gelmişti, iyi oldu.

Haberin Devamı

* Evlenecek çiftlere evlilik ehliyeti uygulaması getiriliyor. Neden Boşanmaları azaltmak için! Buna göre, kurulacak danışmanlık sistemi ile çiftler sağlık kontrolüne girer gibi psikolojik kontrole girecek. Erken dönemde muhtemel problemler tespit edilerek yanlış evliliklerin önüne geçilecek. Bu destek, evlilik sonrası da devam edecek. Ben hep söylerim herkes evlenmek zorunda değil! Beceremeyen evlenmesin! En azından bunu anlamak için iyi bir hizmet. Geçinmeye gönlü var mı, bi' bakar vatandaş!

Berlin'in yeni kahvesi Türkiye'den

Biz hep yurt dışından Türkiye'ye gelen/getirilen marka hikayelerine alışığız. Yurt dışında çok beğeniriz, alır kopyalarız, özgünlük aramayız. Ama tam tersi oldu bu kez... Hafta sonu Berlin'deydim ve bu dinamik kentle aynı karakteri taşıyan bir kahve hikâyesine tanık oldum. Sergileri, festivalleri, galerileri ile şehrin kalbi olan Mitte bölgesinde yer alan ve turuncu rengiyle öne çıkan bir kahve dükkanıyla tanıştım. Üstelik bir Türk'ün girişimiyle açılmıştı. Türkiye'de Gloria Jean's Coffees'i 200 şubenin üzerine çıkaran, New York'ta önünde kuyruklar oluşan meşhur Magnolia Bakery'yi Türkiye'ye getiren Mehmet Dinçerler, kendi markası SuperCoff'un ilk şubesini Berlin'de açtı. Açılış partisi, yeni markanın kimliğini yansıtır biçimde yüksek ritimliydi. Dükkanın önünde müziğin ritmiyle oluşan kalabalık da, buranın yakında İstanbul'un Lucca'sı gibi bir buluşma noktası olacağını gösteriyordu. "Türkiye'de kahve kültürü etrafında şekillenen iş modelimizde çok ciddi bir deneyim ve uzmanlık kazandık. Sektörün yanı sıra, gençliğin nabzını tuttuk" diyen Dinçerler; bu yeni markasıyla 5 yıl içinde Avrupa'da 200 şubeye çıkmayı hedefliyor. "Türkiye'nin en büyük ve teknolojik kahve kavurma tesislerinden birisine sahibiz. Başta Gloria Jean's ve Magnolia Bakery şubeleri olmak üzere yılda 2 bin ton kavrulmuş kahve tedarik ediyoruz. Butik kahve dükkanları da müşterilerimiz arasında" diyen Dinçerler, SuperCoff'un kahvesinin tamamının Türkiye'den karşılanacağını da ekliyor. SuperCoff önümüzdeki dönemde etkinliklere de sahne olmaya hazırlanıyor. Z kuşağının iyi üründen ziyade anlam ve topluluk hissi aradığı bu çağda, markayı 'bir fincandan fazlası' olarak konumluyor genç patron. Yolunuz Berlin Mitte'ye düşerse, bu yeni markayla tanışın derim.