Eylül demek okulların açılması demek. Minik öğrenciler için ders zili çaldı bile. 3 milyonu aşkın okul öncesi ve ilkokul 1. sınıf öğrencisi için 'Uyum Haftası' başladı. Bu vesileyle bir paylaşım yayıldı sosyal medyada.. İyi olmaya davet eden çok önemli bir metindi. O kadar çok kişi paylaştı ki, ben de buradan, görmeyenler görsün ve farkına varsın diye paylaşmak istedim. Çünkü tam zamanı!

* * *

Okullar eylül ayında açılıyor ve sizden bir iyilik yapmanızı istiyorum... Çocuğunuza 5 dakika; Birinin boyu, kilosu, dış görünüşü, ev hayatı veya zevk aldığı şeylerle dalga geçmek için asla bir neden olmadığını anlatın.. Her gün aynı ayakkabıları giymenin yanlış bir şey olmadığını açıklayın.. Kullanılmış bir sırt çantasının, yeni bir sırt çantasıyla aynı hayalleri taşıdığını açıklayın.. 'Farklı olduğu' için kimseyi dışlamamayı öğretin.. Alay etmenin acı verdiğini ve okulun rekabet etmek, olumsuzluk yaymak için değil, öğrenmek için olduğunu açıklayın.. Bazı çocukların sevgi dolu aileleri olmadığını, bu yüzden nazik olmanın önemli olduğunu hatırlatın... "Her şey evde başlıyor."

* * *

Gerçekten her şey evde başlıyor. Akran zorbalığı her geçen gün artıyor. Kendisinden güçsüz arkadaşlarına hayatı zindan eden çocuklar iyice cüretkarlaşıyor. Saygısız sevgisiz bir nesil büyüyor. Etiket ve marka peşinde koşan bir nesil yetişiyor. Ve bütün bunlar evde başlıyor. Ya da evde müdahale edilmediği için başlıyor. Bu çocuklar nasıl bu hale geliyor, bu çocukların ilgi alanları nasıl değiştirilir, nasıl daha iyi ve doğru olana yönlendirilir, kıymetli olan nasıl öğretilir, her anne babanın oturup düşünmesi gerekiyor. Çocuk yetiştirmek dünyaya bir çocuk doğurmak değil ki sadece; onu değerli bir insan yapmak aynı zamanda. Lütfen çocuklarınıza biraz daha ilgi alaka gösterin.

Kültür sanat sezonu başlıyor

Eylül sadece okulların açılması demek değil elbette… Kültür sanat dünyasının yeniden canlanması aynı zamanda. Şehre dönüş, etkinlikler, buluşmalar, sanatseverlerin ilgiyle takip ettiği olaylar için geri sayım ve 'beslenmek' demek. Hem ne demişler; sanat gerçeklere dayanabilelim diye var. O zaman bakalım ne var ne yok şimdiden…

* * *

* 18. İstanbul Bienali için geri sayım başladı. İstanbul Kültür Sanat Vakfı'nın (İKSV) düzenlediği, 'Üç Ayaklı Kedi' başlıklı bienalin ilk ayağı 20 Eylül-23 Kasım tarihleri arasında Beyoğlu-Karaköy hattındaki 8 mekanda gerçekleşecek. 30'u aşkın ülkeden 50'ye yakın sanatçının eserleri görülebilir.
* Türkiye'nin Uluslararası Çağdaş Sanat Fuarı Contemporary İstanbul'un 20. edisyonu da, 24-28 Eylül tarihleri arasında Tersane İstanbul'da olacak. Türkiye'nin ve dünyanın önde gelen eserlerini izleyeceğimiz ve Akbank ana partnerliğinde gerçekleşecek yılın en önemli sanat etkinliği için hazırlıklar sürüyor.
* Usta tiyatrocu Ferhan Şensoy'un yaşamını anlatan 'Ferhangi Bir Yaşam' 5 Eylül'de ENKA Açıkhava Tiyatrosu'nda ilk kez seyirciyle buluşacak.
* Mahsun Kırmızıgül'ün üç filmi eylül ayında yeniden vizyona giriyor. 5 Eylül'de 'Mucize', 12 Eylül'de 'Güneşi Gördüm' ve 19 Eylül'de 'Beyaz Melek' sinema salonlarında olacak.
* Bu arada; Topkapı Sarayı gece ziyaretleri de yoğun ilgi nedeniyle 27 Eylül'e kadar uzatıldı. Yaz boyunca cumartesi akşamları 21.00-23.00 saatleri arasında yapılan gece ziyaretlerinin keyfi bambaşka. Meraklısına duyurulur.

'Uzak Şehir'i bekleyenler…

Eylülün bir başka güzelliği de, 'Uzak Şehir'in yeniden başlayacak olması! Sosyal medyadan izlediğim kadarıyla milyonlar tek yürek olmuş dizinin 15 Eylül'de ekranlara dönmesini bekliyor. Ben de dahilim o güruha! Valla ne ara bu hale geldim, diziyle ne ara bu kadar özdeşleştim onu da bilmiyorum ama şurası net: İlginç bir büyüsü var bu dizinin… Başrollerin uyumu mu, samimiyet mi artık nedir bilmiyorum (kimse de bu büyük reytingin sırrını çözemedi, dış güçlerin oyunu olmasın!) yayınlandığı akşamlarda son yılların en iyi reytinglerini alıyor dizi. İzleyenler izlemeyenlere anlattıkça da efsane büyüyor. Bu yaz kaç kişi izlemeye başladı, iştahlı anlatımlarıma dayanamayıp kaç kişi diziye sardı saymadım!