Dijital dönüşümün melodisi

Müziğin insan hayatındaki önemi yüzyıllardan beri değişmeden devam ediyor. Ancak son yıllarda müzik endüstrisi dijitalin etkisi altında büyük bir değişim yaşadı.

Geçtiğimiz günlerde Visual Capitalist'te ilginç bir yazı kaleme alındı. Yazı, Amerikan Kayıt Endüstrisi Birliği'nin 1973-2022 verilerine dayandırılarak hazırlanmıştı. Fiziksel formattan dijitale zaman içinde müziğin satış evrimini anlatan makalede yıllar içinde değişen net gelirler gözler önüne serildi.

Plakların altın dönemi 1970'lerden gelen müzikler hâlâ güncel ve dinlenebilirliğini korudu. 1980'lere gelindiğinde kaset dönemi başladı ve yakın dostumuz Walkman'ler krallığını 90'ların sonuna kadar sürdürdü. Ardından CD ve dijital müzik dönemi başladı. CD çıkışıyla dünya çapında 2.5 milyar dolarlık bir pazar yarattı.

2000'lerin sonlarına doğru mp3'ten müzik dinlemek popüler hale geldi. Sonrasında dijital müzik indirme platformları patlama yaşadı. Müziği daha kolay edinmenin yollarını bulurken aslında dijital müzik, telefon zilleri, "ararken dinlet"lerle iyi gelirler elde etti. O sırada endüstri de korsan müzikle mücadele ediyordu. 2007'de bu hizmetler piyasa gelirlerinin yüzde 10'unu oluşturdu, 1.1 milyar doları aşan bir rakama tekabül ediyordu.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

Bugün, bu bir zamanlar oldukça kârlı pazar önemli ölçüde küçüldü. 2022'de sadece 4.5 milyon zil sesi ve aradığında çalma hizmeti satın alındı. Toplam 11 milyon dolar gelir elde edildi ve yıllık gelirlerin yüzde 0.1'ini temsil etti.

TAKTİK GİBİ TAKTİK

2022'de dijital müzik gelirleri, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki müzik endüstrisinin gelirinin yüzde 89'unu oluşturdu. Dijital müzik dinleme platformları toplam endüstri gelirinin yüzde 84'ünü oluşturdu.

Ücretli abonelik sayısı ise 92 milyonu aştı. Yazıda The Wall Street Journal'dan güzel de bir alıntı vardı, o da müziğin sadece formatının değil tüketimini de değiştirdiği yönünde.

Çünkü bu dinleme platformlarında sanatçılar sadece 30 saniyelik dinlenmenin ardından para kazanabiliyor. Tam da bu yüzden insanların "skip rate" denilen yani şarkıyı ilk 30 saniyede atlamalarının önüne geçmek ve bu oranı düşürmek amacıyla sanatçılar, nakaratlarını şarkıda bu süre içinde konumlandırıyor.

Bu zamana kadar düşen süre ve tahammülden bahsederken aslında yeni bir taktiğe de dikkat çekiliyor.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

Kısa şarkılar aynı şarkıyı ya da sanatçının birden çok şarkısını dinletme amacı güttüğünü gösterirken, şarkı başındaki nakaratın alametini de öğrenmiş oluyoruz.

MÜZİKTE MATERYAL ÖLMEZ

Sık sık söylediğim gibi önce plak, sonra CD bir ara kaset bile yeniden dirildi. Aslında fiziksel formatın sonuna gelmiyoruz.

Koleksiyonerlik unsuru yer yer materyal kıtlığı yaşayan plak dünyasını memnun etmeye devam ediyor.

Yazıda birden çok unsura değinmeleri aslında günümüz müzik endüstrisinin 99'dan 2021'e dek 27 milyar dolarlık bir hacme sahip olmasının dijital platformların katkılarıyla olduğu belirtiliyor. Dijital dönüşüm, müzik endüstrisini sanatçılar açısından sıkıntılı bir yer haline de getiriyor.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

Sanatın sürdürülebilirliği konusu ve telif hakları sorunları sürekli tartışma unsuru.

Yazıyı pek beğendiğim için sizinle de vurucu yerlerini paylaşmak istedim. Dijital dönüşümün melodisi biraz tekno tadında olsa da veriler ışığında ilerleyen günleri kestirmek ya da sıradaki trendi yakalamak konusunda tahminde bulunmak zor ama bu yazı fikir verir gibi. Müziğin evrimini birlikte yaşayarak izleyeceğiz.

İlk şarkı yayında

Develer'in heyecanla beklenen albümü, müzikseverler için bir sürprizle başlıyor. Albümün açılış şarkısı "Hasat Zamanı" grubun başvurduğu yeni müzikal yolda bir kilometre taşı niteliği taşıyor. Çünkü bu şarkı ilk konserlerinden önce yazılmış ve bugün son halini almış durumda. Koro bölümünde Orphe'nin eşlik etmesi ve bu enstrümantal şarkının halk müziği ezgilerini de taşıması saykedelik Türk müziği sevenleri kucaklıyor. Şarkı içindeki iniş çıkışları çok sevdim, albüm ise merakımı cezbetti.