Bir ileri, iki geri

Birçokları Konyaspor deplasmanını önemsemese de ben öyle düşünmüyordum. Derbinin önemi büyük ama ilk 3'ü hedefliyorsan, bu deplasmandan haneye 3 puan yazılması gerekirdi. Hakkını verelim, Beşiktaş ne kadar durgun başlasa da, düşmeme mücadelesi veren Konyaspor o kadar konsantre ve atak başladı maça. Siyah-beyazlı takımın pozisyonu bile olmadığı ilk 20 dakikanın ardından maçın başı denebilecek bir anda, Konyaspor'lu Melih Bostan'ın rakibini sakatlama pahasına yaptığı faul tartışmasız kırmızı kartlıktı. Ya kardeşim Melih, futboldan ekmek yiyorsun, yaptığın iş mi bu! Rakibin 10 kişi kalması, Beşiktaş için fırsata dönüştürülmedi. Çünkü oyun kuramama kronik sıkıntısı bu maçta da kendini gösterdi. Oyun kurmasını aylardır beklediğimiz Chamberlain inadını doğru bulmuyorum.


10 kişi kalan Konya, oyunu istediği gibi kontrol ederken, Gedson'un direkten dönen müthiş şutu haricinde Beşiktaş'ın kaleye şutu olmaması şaşırtıcıydı. İlk yarının son anlarında savunmanın hatasında, Konyaspor'un öne geçmesi maça bambaşka bir hava kattı. İlk yarı Beşiktaş için siyahın ötesinde, kapkaranlıktı. Konyaspor 10 kişi oynuyor olsa da Beşiktaş hiç gol atacakmış gibi bir his vermiyor. Konyaspor 9 kişi kaldıktan sonra, Arroyo oyuna girerken, Chamberlain oyundan çıkıyor. Oyun tamamen Konyaspor yarı sahasında oynanıyor. Beşiktaş pozisyon buluyor ama akıl almaz derecede pozisyonlardan yararlanamıyor. Beşiktaş'ın tek oyun organizasyonu Masuaku'nun yaptığı gelişi güzel ortalardı. Ya bir de Masuaku ligin devre arasında gönderilseydi ne olurdu, çok merak ediyorum! Devre arasında takviye oyuncu alınmaması, sadece iki genç futbolcunun alınması ve alınan iki oyuncunun ortada olmaması çok kötü. Konyaspor 9 kişi kalmasına rağmen Beşiktaş reaksiyon gösteremeyerek 3 puanı bıraktı.