Kerbela yakmaya devam ederken

Rahmete kavuşmuş olan Musa Ateş Atabey'in cenaze namazı sonrasında imam soruyor "Haklarınızı helâl ediyor musunuz" diye Biz de cevap veriyoruz: "Helâl olsun"

Yeryüzünün en mahcup helâlleşmesi bu olmalı Bizim onda ne hakkımız olabilir ki Esas helâl edecek hakkı olan birisi varsa, o da Musa Ağabey'dir

Çünkü biz haksızız Kardeşleri, yol arkadaşları, siyasetçiler ve ülkenin adalet sistemi olarak, oğlunun sağlanması gereken adaletini ona gösteremedik Kahrolası siyasetin, hukuku geciktirmesi karşısında yetersiz kaldık Bir babanın, acılar içini kemirirken adım adım erimesine engel olamadık Ama haklarımızı helâl ettik!..

Sinan Ateş cinayetinin iddianamesinin hâlâ çıkmamış olması adalet duygusunu fazla zedeliyor Bu cinayete ilişkin 22 tutuklunun bulunması ve bugüne kadar birinin bile tahliye edilmemiş olması önemli mi Elbette önemli Burada asıl rahatsızlık veren durum ise azmettiricilere hâlen dokunulmamış olması

Herkesin bildiğini yargı mekanizması bilmiyor olamaz Mesleğine ihanet eden iki özel harekât polisi eskortluğunda torbacı taşıyıp başkentin ortasında cinayet işletmek, sadece cesaretle açıklanamaz Olaydaki iğrenç iş birliğini gösterir Bu iş birliğinin diğer ayaklarının çözülmüş ama siyasî azmettirici ayağı henüz yargıya intikal ettirilmemişse işte bu asla izah edilemez

Adalet geciktikçe, adalet olma vasfını daha fazla kaybedecektir Sinan Ateş cinayetinde adaletin tam olarak sağlanması Sinan Ateş'i geri getirmeyecek ise de, ailesinin, sevenlerinin, arkadaşlarının yüreklerine bir nebze de olsa su serpecekti, ülkede adaletin hâlâ var olduğuna dair ümitler yeşerecekti

Bir anne düşünün Alçakça işlenmiş bir cinayetle önce oğlunu, sonra onun acısı eşliğinde eşini kaybediyor İki küçük kız çocuğu düşünün 15 ay arayla iki cenaze arabasının peşinden ağlaşıyor; önce baba, sonra dede için Arş titriyor adalet için arş Ama adalet arafta!.. Azmettiriciler korku içinde bekleşiyor olsalar da hâlâ dışarıdalar