İliç bir millî güvenlik sorunudur!

Erzincan İliç'teki facia düşman füzeleriyle gerçekleşseydi, milliyetçiliğimiz iliklerimize kadar harekete geçecekti Oysa bu facia, vatanı, toprağı, üzerindeki kurdu kuşu, havayı, suyu, ağacı en çok dert edenler milliyetçiler olmalıdır

Milliyetçiler, ülkenin sadece 'güvenlik doktrini'nin kullanışlı aparatı olarak mı kalacaktır, yoksa ülkenin mukadderatına yön verecek duygunun sahibi mi Bu soru ve verilecek cevap önemliyse, toprağa karşı işlenmiş her türlü cinayet, milliyetçi için itiraz meselesidir

Bu ülke, çöplerine yer arayan Batılılar için atık depolama alanı oluyorsa, gâvurun sintine boşaltma alanı gibi görülüyorsa, milliyetçi suskun kalamaz

Bu ülke, sığınmacı depolama anlamında etnik toplama kampına döndürülüyor ve Ruanda muamelesi görüyorsa, milliyetçi görmezden gelemez

Bu ülke, yabancıların ve onların yerli ortaklarının vahşi madenciliğine ev sahipliği yapıyorsa, ırmakları zehirleniyor, kurdu kuşu balığı ölüyorsa, milliyetçi isyan etmeden duramaz

Yıllar önce şu itiraz kaydını düşmüştük: "Düşmanı görünce alarm durumuna geçen milliyetçilik, o kutsal toprağı söküp alan erozyon karşısında neden sessiz Neden bir tek 'çevreci milliyetçi' kuruluş yoktur meselâ Arıtmasız atık sularıyla nehirlerimizi kirleten 'sağcı patron'un civarında mı 'milliyetçi'ye daha çok rastlarız yoksa çevre için direnenlerin önünde mi Vicdanlarımızı kanatsa da bu soru yerinde bir sorudur"

İliç'te bağıra bağıra gelen faciayla ilgili bir hakkı teslim edelim Başta Nihat Genç olmak üzere, Erdem Atay, Serkan Öz ve Veryansın tv ailesi, bu mücadelenin adeta bayraktarlığını üstlendiler Karşıdaki orantısız güce rağmen yılmadılar, erken uyarı sistemi gibi çalıştılar

Bugün hemen herkesin konuştuğu konu hakkında en büyük mücadeleyi onlar verdiler İliç'teki çevre yangınını hiç korkmadan onlar duyurmaya çalıştı Orada siyanürün toprağı ve suyu zehirlemesine karşılık hukuk ve çevre mücadelesi veren Sedat Cezayirlioğlu ve arkadaşları ile tarih yazan medya kuruluşu varsa en başta Veryansın tv'dir