Cumhur İttifakı yönetiminin ülkeyi getirdiği nokta içler acısı durumda. Siyasal ve ekonomik olarak öyle bir noktaya geldi ki ülke, örneklerden örnek beğen...

İnternette bir ilan: Özgürlük satıyor. Anlayan çıkarsa, üzerine alınan, yüzü kızaran çıkarsa ibretlik bir görüntü. Fotoğrafın altında şöyle yazıyor: Oturumkira geliri. 250 bin Avroluk mülkle oturum alın, gelir ve özgürlük kazanın. Fotoğraf daha ilginçleştiriyor ilanı. Yunanistan bayrağı önde, Yunan adalarından birinin beyaz evleri fonda.

Alanlara özgürlükleri hayırlı olsun, ne diyelim.

Ekonomik değerlendirmelerini ölçü alarak izlediğimiz ekonomist Mahfi Eğilmez bir yazı yayımladı blogunda. Ustaya şapka çıkarıyoruz çünkü o yazı da ibretliktir. İş dünyasının, faizlerin yüksekliğinden yakınmasını, enflasyon oranlarının gerçeği yansıtıp yansıtmadığı ile kıyaslayıp ortaya koyduğu saptamaya yanıt veren çıkar mı bilinmez. Eğilmez'in yazısını kendi blogundan okumanızı öneririz. Biz şu bölümü aktaracağız:

"Şimdi faizler yükselince kıyameti koparanların çoğu o zaman (AKP'nin tüm dünyayla ters düşüp faizleri düşürdüğü dönem) bu irrasyonel faiz indirimini alkışlıyor, enflasyonun çok altında oranlarla kullandıkları kredilerle iş yapıyorlardı. Birçok kişi düşük faizle kredi alıp o krediyle döviz alıyordu. Yine istiyorlar ki düşük faizle kredi kullansınlar ama enflasyon da düşsün. O işler öyle olmuyor. Tasarruf sahiplerinin tasarruflarını ucuza kullanarak üretim yapmak sonsuza kadar sürdürülemiyor."

Biz anladığımızı söyleyelim; başka söze gerek yok. Türkiye'de iktidarlara yakın olan gruplar, her daim devletin kaynaklarına, yurttaşın vergisine biner mutlu olurlar. "Nas dönemi"nde kimlerin kredi kullandığı kayıtlarda duruyor. Sermaye aktarımını gündeme getiren, soran var mı