Gerçekten istiyor muyuz

Türkiye'de on binlerce çalışanı bulunan büyük grupların hemen hemen hepsi "toplumsal cinsiyet eşitliği" temelli sosyal sorumluluk projeleri yürütüyorlar.Ulusal ve küresel platformlarda kadın güçlenmesini destekleyen girişimleri ödüllendiriliyor.Peki bu şirketlerin çalışanlarına rastgele soralım; "kadın-erkek eşitliğinden" ne anlıyorlarŞirketlerinin "imzaladıkları taahhütler"; kaçının eşine, kızına, kız kardeşine, annesine yönelik davranışlarında pozitif anlamda bir değişikliğe yol açmışKadının güçlenmesini destekleyen çabaların ülkenin siyasal ve toplumsal ikliminden bağımsız başarılı olma şansı yok.İşte bu nedenledir ki dünya; demokratik değerleri ve despotik erkek egemenliğini savunanan toplumlar olarak ikiye ayrılıyor. Sofra Compass Group Türkiye, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla "BreakTheBias 2022" (Ön Yargıları Kır) kampanyası düzenlediğini ilan etti.Grubun yüzde 40'ı yönetim seviyesinde, yüzde 52'si kadınlardan oluşan 30 bine yakın çalışanı bulunuyor.Gönderdikleri basın bülteninde kampanyayı "Kadınların her alanda eşit temsil haklarına sahip olduğu, farklılıkların değer bulduğu, eşitlikçi ve kapsayıcı bir dünya için farkındalık yaratmayı amaçlıyor" diye tanıtıyorlar.Hadi hayırlısı; yeni bir kampanyamız daha olduDünya Ekonomik Forumu (WEF)'nun 15 yıldan bu yana hazırladığı "Küresel Cinsiyet Eşitsizliği" raporları; ülkelerin toplumsal cinsiyet eşitsizliğini gidermede yıllar içinde gösterdikleri performansı ortaya koyuyor..WEF'in 2021 endeksinde Türkiye'nin 156 ülke içinde bir önceki yıla göre 3 sıra gerileyerek 133'üncü sıraya düşmesi, acil önlemler sinyali olarak yorumlanmalı.Bu şu demek; bizden daha iyi konumda 20-30 değil 132 ülke var.COVID-19 nedeniyle kadın ve erkekler arasındaki makas iyice açıldı.Verilere göre pandemide, çalışan kadınların yüzde 5'i, erkeklerin ise yüzde 3.9'u işlerini kaybetti.Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (BETAM)'nin Şubat 2022'de yayımlanan Kasım-Aralık 2021 verilerine göre de; erkek işsiz sayısı bir önceki ya göre 43 bin artarken kadın işsiz sayısında 42 binlik azalış gerçekleşmiş.Arçelik'in Mart 2021'de, Türkiye genelinde farklı meslek, yaş, eğitim ve cinsiyetlerden 8 bin 120 kişinin katılımı ile yaptırdığı "Cinsiyete Dayalı Meslek Algısı" araştırma sonuçları, zihinlerde oluşan cinsiyetçi duvarını yansıtıyor.Harvard Üniversitesi'nden akademisyenlerin liderliğinde geliştirilen "Implicit Association" test yaklaşımının kullanıldığı araştırmada;Erkek katılımcıların yüzde 79'u mühendis olmayı, yüzde 66'sı ise beyin cerrahı olmayı; kadınların yüzde 67'si öğretmenlik, yüzde 59'u diyetisyenlik ve yüzde 56'sı eczacılık alanlarını en uygun meslek görüyor.Capital Dergisi'nin 2021 araştırmasına göre 100 şirketten 43'ünde kadın çalışan sayısı yüzde 50'yi aşmış.Her 10 kadından yalnızca 3'ünün iş gücüne katıldığı bir Türkiye'de yalnızca bu veriden yola çıkarak şirketlerin cinsiyet eşitliğine yaklaştığını iddia etmek güç.Kadın çalışanlarla ilgili algıda "cinsiyetçi-ötekileştirici" tutumun ağır bastığını yine aynı derginin "Kadın Dostu 100 Şirket" listesi çok