Sanat piyasasını ele geçiren çağdaş sanat, minyatüre söz geçirememiş! Minyatür sanatçısı Taner Alakuş, minyatüre büyük ilgi olduğunu, artık evlere, koleksiyonlara ve müzelere girmeye başladığını söyledi.
GELENEKSEL SANATIMIZI YENİDEN KEŞFEDİYORUZ
En eski Türk sanatlarından olan, Selçuklu döneminde gelişip Osmanlı döneminde doruk noktasına ulaşan minyatür sanatında neler olup bittiğini öğrenmek için akademisyen ve minyatür sanatçısı Taner Alakuş ile konuştum. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Geleneksel Türk Sanatları Bölümü Öğretim Görevlisi olan ve 20 yılı aşkın süredir tezhip ve minyatür dersleri veren Alakuş'tan, minyatür sanatında çok güzel gelişmeler olduğunu öğrendim.
MİLLİ VE YERLİ
Alakuş, "Minyatür üvey evlattı. Şu anda çok iyi durumda. Gençler artık bilinçli olarak akademide geleneksel Türk sanatları bölümünü tercih ediyor. Şu anda birçok genç minyatür sanatçısı var ve bu gençler yakında Avrupa'yı sallayacaklar" derken bir de uyarıda bulunuyor; "Bir sanatçı önce milli olmalı sonra uluslararası arenaya açılmalı. Milli ve yerli olmadan yurtdışında başarılı olamazsın." Minyatür eserlerin artık evlere, koleksiyonlara ve müzelere girmeye başladığını da belirten Alakuş şöyle devam etti: "İsim veremem ama Türkiye'nin önemli ailelerinin evlerinde artık minyatür eserler de yer alıyor. Minyatür modası başladı. Benim 2027 yılına kadar siparişlerim dolu." Minyatüre olan ilgi fiyatlara da yansımış. Metrekare hesabına vurunca, minyatür eserlerin, Devrim Erbil resminden pahalıya geldiğini de ekliyor.

3