Washington Üniversitesi'ndeki biliminsanları, 850 iskelet üzerinde yaptığı devasa araştırmayla kedi, köpek ve ayı gibi etçillerin vücut şekillerinin aslında milyonlarca yıl önceki iklim krizleriyle şekillendiğini ortaya çıkardı.
Günümüzde gördüğümüz birbirinden çok farklı vücut tiplerine sahip etçillerin hikâyesi, aslında dünya tarihindeki iki büyük soğuma dalgasına dayanıyormuş. 17 farklı doğa tarihi müzesindeki fosilleri inceleyen biliminsanları, iklimdeki sert değişimlerin hayvanların kemik yapısını nasıl evrimleştirdiğini gösteriyor.
İlk etçiller, bugün gördüğümüz gelincik veya firavun faresine benzeyen, uzun vücutlu ve küçük kulaklı, 'genel' bir vücut yapısına sahipti. Bu yapı onlara her şeyi yeme ve her yere uyum sağlama esnekliği veriyordu. Ancak iklim değişimleri, bu canlıları 'uzmanlaşmaya' zorlamış.
Birinci dönüşüm 34 milyon yıl önce gerçekleşmiş. Bu dönemde dünya devasa 'seradan', 'buzhaneye' dönüştü. Sıcaklıklar hızla düştü ve nemli ormanların yerini geniş otlaklar ve bozkırlar aldı.
Haberin DevamıKedigil, köpekgil, ayıgil gibi ailelerin ana hatlarının oluşmasını sağlayan bu dönemde eş zamanlı olarak rakip türlerin yok olması bu ailelerin yeni boşalan alanlara yayılmasına imkân verdi.
BACAK BOYLARI VEÇENE YAPILARI DEĞİŞTİ
İkinci dönüşüm 15-13 milyon yıl önce gerçekleşti ve dünya daha da kuraklaştı. Bu dönemde de aileler kendi içlerinde çeşitlendi. Mesela köpekgillerin bacak boyları ve diş yapıları, açık alanlarda av kovalayabilmek için farklılaştı. Pençeler, omuz açıları ve çene uzunlukları, avlanma tarzına göre 'uzmanlaştı'.
Araştırmanın lideri Chris Law, günümüz için önemli bir uyarı yapıyor: Firavun faresi gibi vücut yapısını çok değiştirmeyen 'genelci' türler, her türlü yiyeceği bulabildikleri için hayatta kalmaya daha yatkın. Belirli bir iklim veya av tipine göre evrimleşen (örneğin sadece tek bir ortamda avlanabilen) 'uzman' türler ise iklim hızla değiştiğinde neslinin tükenmesi tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor.
Araştırmada güzel detaylar var.
Mesela daha uzun bacaklar veya daha sağlam omurgalar, doğal seçilimin yeni seyahat ve avlanma stillerini desteklemesiyle ortaya çıkmış. Yani bugün sevdiğimiz kedilerin esnek vücudu veya köpeklerin koşucu bacakları, milyonlarca yıl önceki küresel soğuma dönemlerinde hayatta kalabilmek için verilen hayati kararların bir sonucuymuş.
İŞİN SIRRI KEDİ GÜLÜMSEMESİNDE
KEDİLERLE iletişimde zorlanıyorsanız bu güzel tüyolar işinize yarayabilir. İngiltere'deki Sussex Üniversitesi'nden psikologların yaptığı araştırmalar, kedilerle dost olmanın anahtarının yavaşça göz kırpmak olduğunu doğruluyor.
Siz eğer dişlerinizi gösterir şekilde coşkulu bir gülümseme sergileseniz bile, kediler için gerçek gülümseme gözlerle oluyormuş.
Şu adımları takip edeceksiniz.
- Kediniz size bakarken gözlerinizi sanki rahat bir şekilde gülümsüyor gibi hafifçe kısın.
- Ardından gözlerinizi birkaç saniyeliğine yavaşça kapatın.
- Gözlerinizi tekrar açtığınızda kedinizin de aynı şekilde karşılık verdiğini veya size daha fazla güven duyduğunu göreceksiniz.
Araştırmacılar bu teoriyi kanıtlamak için iki ayrı çalışma yürütmüşler.
İlk deneyde kediler kendi evindeydi: Sahipleri kedilerine yavaşça göz kırptığında, kedilerin de sahiplerine aynı şekilde karşılık verme olasılığının çok daha yüksek olduğu görüldü.
Haberin Devamıİkincisinde kediler yabancılarlaydı: Daha önce hiç tanışmadıkları araştırmacılar kedilere yavaşça göz kırpıp ellerini uzattıklarında, kedilerin sadece göz kırpmakla kalmadığı, aynı zamanda bu yabancı kişilere yaklaşmaya ve temas kurmaya daha meyilli oldukları saptandı.

5