Sokak hayvanlarına yönelik şiddete tanık olmadığımız gün yok.

Ne yapsak bu durumu çözemiyoruz o belli. Üzülmekten helak olduk. Son günlerde her yerde karşımıza çıkan o videoyu izlememeyi başardım. İzleyenlerin ifadesi beni yeterince dehşete düşürdü zaten. Bize düşen gerekli mercilere şikâyetimizi iletmek ama iyiliği de yaymak olmalı. Başka diyarlarda bakalım neler yapılıyormuş.

İngiltere'de hükümetin desteklediği Evcil Hayvan Kaçırma Yasa Tasarısı'na göre sokaktaki bir hayvanı kaçırmaya çalışmak para ve hapis cezasıyla karşılık bulacak. Bir kedi ya da köpeği kaçıran kişi beş yıla kadar hapis, para cezası ya da her ikisiyle birden cezalandırılacak. Yani bir nebze ceza dediğin böyle olur diyebileceğimiz türden.

Bu adım hayvan hakları savunucularının baskısı sonucu geldi. Geçen yıl 45 bin kişi tarafından imzalanan metin, yürürlükte olan 1968 tarihli Hırsızlık Yasası'nı eleştiriyordu. Bu yasa evcil hayvanları kişisel mülk olarak görüyor ve hırsızlık cezalarını da suçun parasal değerine bağlı olarak belirliyordu. İşte bunu eleştiren dilekçe parlamentoya ulaştı ve gereken yapılıyor.

'DUYARLI VARLIKLAR'

Yeni yasaya göre evcil hayvanlar sıkıntı ve duygusal travma yaşayabilen duyarlı varlıklar olarak sınıflandıracakmış. Tabii aşırılıklara karşı da bir endişe var. İngiltere'de şimdi de sokakta gördüğünüz bir kedi ya da köpeği sevmenin de sizi mahkemeye düşürüp düşürmeyeceğine dair bir endişe varmış.

Yasa tasarısına destek veren Southend West'ten Muhafazakâr Milletvekili Anna Firth, köpeklere nazaran daha serbest dolaştıkları için bir kediyi alıkoymanın suç teşkil etmeyeceğini söylüyor: "Bu tanım aynı zamanda bir kişinin başıboş, terk edilmiş ya da kaybolmuş olduğunu düşündüğü bir kediye bakması gibi iyi niyetli davranışların suç sayılmasını da önlüyor" diyor.

İngiltere'de bu kanuna şaka yollu takılanlar da var ancak genel itibarıyla sokak hayvanlarının güvenceye alınıyor oluşu herkes için memnuniyet vesilesi. Başka ülkelerdeki dertler bizden çok farklı. Maalesef öyle.
MALUM KİŞİ HAKKINDA
Adını anmak istemediğim, işlediği vahşi suç nedeniyle son günlerde tüm ülke ayağa kalksa da hakkında adalet hissini yaratacak işlem yapılmayan o kişiyle ilgili bir uyarıda bulunacağım. Daha önce Hürriyet'te bu konuyu okudunuz. Bu vahşet videoları insanların haklı olarak sinir uçlarına dokunuyor. Ve bunları görünce yine doğal olarak sinirlerimize hakim olamıyoruz. Fakat kanunlarımızda bir de hakaret suçu var. Bu suçları işleyenlerin avukatları, sinirlenerek yazdığımız yorumlar hakkında 'hakaret davası' açıyor. Ne yazık ki hayvanlara karşı işlediği suç için öngörülenler cüzi olsa da hakaret davasında verilen cezalar daha ağır olabiliyor. Yani diyeceğim şu, malum kişinin hareketine tepki gösterirken, yetkililere onu tutuklamaları için çağrıda bulunurken hakaret etmekten kaçınalım. Bir de zengin olmasın o adam.