KKTC'deki seçimi Cumhur İttifakı'nın desteklediği "İKİ DEVLETÇİ" Aday Ersin Tatar kaybetti.
CHP'nin desteklediği "FEDERASYONCU" Aday kazandı.
Hem de ilk turda kazandı.
Fark atarak kazandı!
Bir öncesi seçimde Rumları sevindiren lâflarıyla ünlü Mustafa Akaydın az daha kazanıyordu.
Ersin Tatar ikinci turda güç belâ geçebilmişti rakibini.
Şimdi…
İlk turda hazin tablo.
Yeni Cumhurbaşktanı Tufan Erhürman, elbette Türkiye'nin desteğine muhtaç.
Elbette Türkiye'ye kafa tutamaz, bunu denese bile sıkıntıya girer!
Mesele bu değil tam olarak…
Mesele, KKTC halkının büyük bir bölümünün Anadolu'dan kopması.
Oy kullanma oranının düşük olması da bu gerçeği değiştirmez.
Zira, oy kullanmamak da bir tavırdır!
Aaaah, o kadar çok uyardık ki yıllar yılı "KKTC elden gidiyor!" diye…
Ne yazık ki dinletemedik.
MİLAT, bizim uyarılarımıza ev sahipliği yapan güzel bir Gazete.
Gelin. sözü MİLAT'ta neşredilmiş ve " Kıbrıs'ın Manevi Dünyasını" nasıl ihmal ettiğimizi gösterin bir yazımıza bırakalım.
Tarih 20 Nisan 2021.
Dikkatle okuyalım:
Sizce Kıbrıs'ta kaç din öğretmeni var
Bu soruyu etrafımdaki arkadaşlara sordum.
"Bin"
"Biraz in."
"Yedi yüz"
"İn."
"Beş Yüz"
"İn."
"Dörtyüz"
"İn, in, çok daha in!"
"Yüz"
"İn, in!"
"Elli"
"İn kardeşim, in!"
"Allah, Allah… Otuz"
"İn, dilini korkak alıştırma!"
"Yirmi"
"İn!"
"On!"
"İn."
"Beş!"
"Az biraz daha in!"
"Üç!"
"Çık biraz!"
"Dört"
"Evet, 4!"
*
Koca Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde…
Bizim "Devlet" olarak tanıdığımız ve herkesin tanıması için büyük gayret sarf ettiğimiz "Yavru Vatan"da sadece "4" Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi Hocası mı var.
Hafta sonu Youtube kanalımızda ağırladığımız Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Din Görevlileri Sendikası Genel Başkanı Süleyman Çakır (*), "Böyle bir durum var işte, sadece 4 Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi Hocası!" dedi.
Programın diğer misafiri Süresiz Nafaka Platformu Başkanı Mesut Arabul, bunu duyunca…
"İnanılmaz bir şey, ben şok oldum şimdi!" diyerek adeta "çığlık" attı!
O anda "Süresiz Nafaka" derdini bile unuttu.
Şok olunması gereken sözler bundan ibaret değildi.
Süresiz nafaka, 6284, çocuk haczi, Anadolu ailesinin felâkete sürüklenmesi gibi konular konuşulurken, Sayın Çakır'a, "Sizin oralarda LGBTcilerin, feministlerin faaliyetleri, etkinlikleri ne durumda" diye sordum.
"Bu soruya cevap veremeyeceğini" söyledi.
KKTC'nin Din Görevlileri Sendikası Genel Başkanı bu soruya niçin cevap veremesin ki
Sebebini şu cümleyle dile getirdi:
"Burada LGBT aleyhine konuşacak olursam, beni tutup iki sene hapse atarlar!"
*
Böyle bir mevzu!..
Yavru Vatan!..
*
Geçelim…
Yıllar önce çıkan haberleri hatırlarsınız belki:
"KKTC'de yıllardır açılmaması için bin türlü engel çıkartılan İmam-Hatip Lisesi, nihayet açıldı. Lisenin ismi Hala Sultan İlahiyat Koleji olarak belirlendi."
*
Çakır, "Bizde 4 din kültürü ve ahlâk bilgisi öğretmeni, bir tane de imam hatip okulu var!" dedi.
Malûm;
Onu da, bin türlü engeli aşarak açtırmayı başarmıştı Türkiye.
O günlerde basına demeç veren KKTC devlet yetkilileri, "İmamlar meselesi bizim kanayan yaramızdır ve bu sorunun çözülememiş olmasının nedeni bellidir! Cenaze namazı kıldıracak bir Kıbrıslı Türk imam yok. Bu bir sorundur. Bunu biz çözmeliydik. Bunu altı yılda yapabilirdik. Takıntılarımıza boğulduk ve yapamadık!" demişlerdi.
O takıntılar hâlâ devam ediyor, hem de artarak devam ediyor.
Vaziyet böyle.
*
Meseleyi salt "İmamlar, imam hatipler meselesi" olarak görmediğimi tahmin edersiniz.
Bir memleketin hastanesi neyse postanesi de odur!
Olan bitenler…
Ve hâlâ olan bitenler, görevlerimizi, sorumluluklarımızı yerine getirmekte ne denli "zayıf" durumda olduğumuzu göstermektedir.
Bu iktidar dönemindeki gayretler de olmasa, oralarda bir tane bile "İmam Hatip" okulu olmayacakmış.
Şimdi ise bir tane var.
"Koca" ülkede, "din kültürü ve ahlâk bilgisi öğretmeni" sayısı ise…
Evet, 4.
Malûm…
Türkiye'nin gündeminde pek olmayan bir olumsuz gelişme kaydedildi geçtiğimiz günlerde.