Beslenme alışkanlıkları çok büyük ölçüde değişim gösterdiği Ramazan ayında diyerek laf kalabalığı ile alçakça sinsi oyunların ağını ören bazı çevreler bu sene de boy göstermeye başladı. Şiddeti daha da artan bu subliminal mesajlara karşı herkesin uyanık olması lazım! Bu hafta serzeniş ve sitem dolu bir mesajımı sizlerle paylaşmak istiyorum.

Öncelikle başı Rahmet, Ortası Mağfiret Sonu Cehennem Azabından Kurtuluş olan oruç ayı Ramazan-ı Şerifimizde yarıya doğru ilerliyoruz. Rabbim tekrar tekrar bu güzel manevi iklimden faydalanmayı hepimize nasip etsin inşallah.

Ramazan gelince malum haberler her daim dönmeye başlar.. İşte iftara kadar susuz kalmamanın püf noktalarından tutun da, sahurda az yiyip kilo almamaktan tutun da binbir türlü yorumsal haberlere şahitlik ederiz her daim.

İşte İsmail Müftüoğlu'ndan tutun da Canan Karatay'a, İbrahim Saraçoğlu'na kadar uzanan çeşit çeşit haberler yumağını önümüzde buluruz.Ramazan ayında hataya düşebileceğimiz en önemli hata ise, bu müthiş ayı, "az yiyerek diyetle" eş değerleştirip anlamsız bir kilo verme çabası içine girilmesidir. İdrak edebiliyor musunuz, onbir ayın sultanı gelmiş ve tüm aylarda sınır yok, ayrım yok modunda her şeyi yiyip içen bir millet, Ramazan ayı gelince bir anda sağlığını düşünürmüş gibi takılmak zorunda hissediyor kendini.

Son derece yanlışlıklarla dolu bir tercihler zincirine lütfen yine yeniden kapılmayalım. Elbette vücudumuzun bir takım tepkimeler vereceği aşikardır. Burada oturup da iftarda ağzına kadar, sahurda Ezanı duyana kadar ne varsa silip süpürün diyecek halimiz yok.Sağlığınızın teşhisini koyacak olan ve yorumlayacak ilk kişi siz olmalısınız. Sosyal medyaya bakıyorsunuz, gazetelere ve dergileri çevirdikçe herkesin "Kilo verdiren ramazan diyetleri" başlığı altında sınırları zorladığını görebiliyorsunuz.

Bu son derece yanlış olan taktiksel hamlelerin sadece Ramazan'a özgüleştirilip mübarek ayın itibarsızlaştırılmasını son derece yanlış buluyorum. Ramazan ayı; kilo verme, diyet yapma yada zayıflama için uygun bir zaman dilimi olmamalıdır. Bu mübarek ayda, iliklerimizin maneviyatla dolup taşması ve her yerden fışkırırcasına coşkuyla dolması gerekirken, bu anlamsız haberler girdabında boğulmama taraftarıyım.Ve yine kesinlikle altını kalın çizgilerle çizerek şunu söylememiz mümkündür Bu Ramazan ayına özgü sağdan soldan duyduğumuz ve vücudumuz için nasıl bir etki göstereceğini bile masaya yatırmadan, analiz etmeden yorumlamamız sonrası ise sağlığımızı tehlikeye atarak ilerlememiz bile mümkün olabilir.Tam bu esnada yapmamız gereken asıl önemli ayrıntı ise, iki öğün beslenmesi olacak olan iftar ve sahur için deneyimli bir beslenme uzmanıyla daha kalıcı ve kesin çözüm yollarıyla önümüzü aydınlatmak olacaktır.