Müslüman ve Türk düşmanlığı yapan yeni şansölye mi Lanet olsun

Müslüman ve Türk düşmanlığı yapan yeni şansölye mi Lanet olsun

SELMA SAVCI

Almanya'da bildiğiniz üzere geçtiğimiz haftada bir seçim yapıldı Özellikle tüm dünyanın da yakından takip ettiği bu seçim sürecinde şaşırtıcı sonuçlar da haliyle çıktı

Almanya Seçim Kurulunun açıkladığı geçici resmi sonuçlara göre, Hristiyan Birlik (CDUCSU) partileri yüzde 28,6 ile genel seçimi önde tamamladı. Buna göre, Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) ve Bavyera eyaletinde teşkilatlanmış kardeş parti konumundaki Hristiyan Sosyal Birlik Partisinden (CSU) oluşan CDUCSU, oyların yüzde 28,6'sını alarak seçimi önde tamamladı. Aşırı sağcı popülist Almanya için Alternatif (AfD) partisi bir önceki seçimlere göre oy oranını 10,4 puan artırarak yüzde 20,8 ile ikinci sırada yer alıyor.

Tabii ben öncelikle konuya tersten bir bakış açısıyla yaklaşmak istiyorum.Aşırı sağcı popülist Almanyaiçin Alternatif (AfD) partisinin yükselişi öncelikle Almanya'da yaşayan Müslüman ve Türk toplumunu tedirgin eden bir yumağın içine sürüklüyor maalesef. Bu konuda AA'ya konuşan eski Uluslararası Demokratlar Birliği Genel Başkanı Bülent Bilgi'nin dikkat çektiği şu sözler çok ehemmiyetle üstünde durulması gereken konular olsa gerek Ne diyor Sayın Bilgi, "AfD'nin Avrupa topluluğu içinde gelen diğer göçmenler diye adlandırabileceğimizİtalyanlar, İspanyollar, Fransızlar, Belçikalılara karşı bir tepkisi yok. AfD'nin veya ırkçıların söylemleri daha çok Müslüman kesime, Türklere karşı olan bir düşmanlıktır.2000'li yıllarda Almanya'da Müslüman düşmanlığı yapanlar aynı zamanda Türk düşmanlığı da yapıyorlardı. Dolayısıyla şu andaki AfD'nin ana düşman ilan ettiği kitle Müslümanlardır ve bunların da bundan etkilenmesi gayet normaldir. Maalesef önümüzdeki seçimlerde yabancı ve göçmen düşmanlığının daha da artacağını söyleyebiliriz."

Malumunuz Almanların ırkçı saldırılarla bugüne kadar özellikle Köln ve Hanau'da yaptıkları saldırılar hâlâ hafızalarımızda yer edinirken, bugün seçimlerde AfD'nin yükseliş ivmesini devamlı yukarı çekmesi ise gelecek dönemde başka soru işaretlerinin cevabını da bulacağını bizlere gösteriyor

Yine Bilgi'nin açıklamalarının temelindeki şu sözlere de kulak vermemiz gerektiği kanaatindeyim "Sovyetler Birliği iktidarı altındayken Nazi ideolojisinden ciddi anlamda arınmamış olan bir millet anlaşılan o ki nesilden nesle gizli bir şekilde bu ideolojiyi devam ettirdiler veşu anda AfD üzerinden bir şekilde meydana çıktı. Sanki gizli bir el aynı zamanda buna destek vermekte. Partinin yeni söylemleri apaçık bir şekilde Nazi ideolojisine yakın ve bu tarz bir kitle de oluşturdu. Son zamanlarda Almanya'nın doğusunda, mültecilerin Batılıları Avrupa'dan sürecekleri söylemi yayılmaya başladı ve bir kesim buna gerçekten inanmaya başladı. Bu söylemlere inanlar AfD'nin en yüksek oy aldığı bölgelerde yaşıyorlar."

Şimdi AB ülkesi bir ülkenin bu denli kendi topraklarındaki Müslüman ve Türklere karşı bu yaklaşımlarının karşılığı mutlaka suç ve ceza ölçüsünde değerlendirilmesi gerekirken bugün neredeyse ödüllendirilecek konuma taşınmaları daAvrupa Birliği'nin her defasında Hıristiyanlar Kulübü benzetmesine muhatap olduğunu da bizim kafamıza vura vura söyletecek cinsten izler oluyor

Ve işin en garip olan tarafı ise, Almanya'da genel seçimlerden galip çıkan Hristiyan Birlik (CDUCSU) partilerinin başbakan adayı ve Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) Genel Başkanı Friedrich Merz'in katil Netanyahu adına söylediği alçak sözler

Bildiğiniz üzere; UCM, Gazze'de işlenen savaş suçları ve insanlığa karşı suçlardan dolayıkatil İsrail Başbakanı Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında tutuklama emri çıkarmıştı.