Son dönemde malumunuz Kürt söylemi üzerinden bir çatışma oluşturulmak isteniyor. Bu mevzunun derinliklerine inmeden önce biraz daha sosyolojik olarak olayı bir masaya yatırıp tahlil yapmak istiyorum.

Biz kadınlar cenahı olarak kısırlar yapıp 5 çayında içen ve hayatın bir tarafından tutmaya çalışan bir toplumuz Bu toplumun içindeKürdü, Lazı, Çerkezi, Abazası ve Azerbaycanlısıgibi farklı etnik kökenli hanım kardeşlerimizle birlikte Türkiye Cumhuriyeti çatısı altında çoğu hane de dertleşiyoruz

Yeri geliyor taziyelerimizle acılarımızı paylaşıyoruz, yeri geliyor düğünlerde sevinçlerimize ortak olup hayatın güzelliğini çoğaltıyoruz ve Cuma günleri Kur'an buluşmalarımızda (bana göre etnik köken olmamalı da sadece örneklendirme olduğu için üstüne basa basa geçmek istiyorum) birçok farklı etnikten kardeşimle Allah'ın Kelamı olan Kur'an-ı Kerim'i okuyarak feyizleniyoruz.

Yani anlayacağınız; hayata dair ne varsa bu köken derinlemesine inmeden paylaşıyoruz ve paylaşacağız da Asla ama asla bir köken savaşı içerisinde olmadan mücadeleye devam etmeliyiz.

Bu konuda siyasi olarak da devletimizin başı olan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın bu sözlerini de hatırlatmakta yarar var kanısındayım. Ne diyor Başkan Erdoğan,"Türkü, Kürdü, Lazı, Çerkezi, Gürcüsü, Abazası, Romanı, Arnavutu, Boşnağı... Bizde ayrım yok."Evet, eğer devletin başı bile bunu her konuşmasında ikrar ediyorsa biz de bu konuda çevremizdeki dostlarımıza bu konuyu tahlil etmelerine katkıda bulunmalıyız.

Siyasi demişken; Türkiye'nin Kürt sorunuyla ilgili son dönemin en çarpıcı açıklaması olan MHP lideri Devlet Bahçeli'nin şu sözlerine de kulak vermek lazım MHP lideri Devlet Bahçeli geçtiğimiz günlerde de 'Kürtleri sevmeyen bir Türk varsa, Türk değildir; Türkleri sevmeyen bir Kürt varsa, Kürt değildir' ifadelerini kullanmıştı. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı münasebetiyle partisinin sitesinde yayınladığı yazılı mesajda ise"Türkiye Cumhuriyeti'nin bir Kürt sorunu yoktur, asla da olmayacaktır. Sözde Kürt sorunu kanlı emperyalistlerin tuzağıdır" ifadelerini kullanmıştı.

İşte gördüğünüz üzere ki algı peşinde koşanlar ve Doğu'da özellikle Kürt vatandaşların iradesine ipotek koymak isteyen eli kanlı terör örgütü PKK'nın taşeronları olmak isteyen bazı zihniyetlerin ise bundan nasıl nemalandığını görmemek içinkör olmak lazımherhalde.

Ülkemizin bütününde yıllardan beri mücadelesini sürdüren Mehmetçiğimizin yollarınamayın döşeyen hain terör örgütünün temsilcileriolarak algılanmamalıdır Kürtler Kürt vatandaşları üzerindenyapılan manipülasyonlar ve kaşıyıcı hareketler