Okullar kapandı Mezuniyet törenlerinden, keplerin havaya fırlatıldığı anlardan türlü türlü kareler sosyal medyada dolaşıma girdi. Ancak bir fotoğraf vardı ki; kaç gündür gündemden düşmüyor.

Bir imam hatip lisesinin mezuniyet töreninden bir kare Ne var bunda, diyeceksiniz belki. Fakat söz konusu olan sadece bir kıyafet değil. O karede, yıllardır milli ve manevi değerlerle yoğrulmasını arzu ettiğimiz bir neslin sessiz çığlığı var. O fotoğraf, sadece bir öğrencinin tercihi değil; yıllardır üstü örtülen, görmezden gelinen bir çöküşün habercisi aslında.

Üstelik okulun ismi de boşuna seçilmiş değil; Ayşe Hümeyra Ökten ismini taşıyor. O mübarek isim ki; Türkiye'nin ilk imam hatip okulunun müdürü olan bir babanın kızı. Bir simge, bir öncü, bir iz bırakan Bu ismi taşıyan bir kurumun mezuniyetinde, böyle bir görüntünün ortaya çıkması sadece bir ironi değil; aynı zamanda büyük bir çürümüşlüğün kanıtıdır.

Peki, bu noktaya nasıl geldik Gençleri suçlamadan önce aynayı kendimize tutmamız gerekiyor. Suç; nicelik uğruna niteliği yok sayanlarda Her yere imam hatip açarken, "Bu okula gerçekten imam hatibe yakışır kaç öğretmen, kaç idareci yetiştirdik" diye sormayanlarda Çocuklarının başarısızlığından bunalan, "Hiçbir yere gidemedi, bari imam hatibe gitsin de adam olsun" diye düşünen ama zeki ve başarılı evladını bu okullardan uzak tutan velilerde Bir de gerçekten şuurlu bir şekilde başarılı çocuklarını imam hatiplere gönderen aileler var ki; bu sistem içinde kurtuluş mücadelesi vermek zorunda kalıyorlar

İmam hatipler, bir dönemin idealiydi. Bir misyon, bir dava taşıyıcısı olarak görülüyordu. Bugün sayıca her yerde olabiliriz ama imam hatip ruhu nerelerde Hangi öğretmenle, hangi idareyle, hangi ortamla bu okullarda bir şuur inşa etmeye çalışıyoruz

Yıllardır imam hatiplerde görev yapan ateist, deist eğilimli öğretmenlerin çocukların dünyasında nasıl fırtınalar kopardığını üzülerek duyduk, şahit olduk. Elbette her okulda olduğu gibi, bu okullarda da işini hakkıyla yapan, öğrencilerine örnek olan nice kıymetli öğretmenlerimiz var. Ancak onların emeği, kontrolsüz açılan okulların ve denetimsiz yapılan atamaların gölgesinde kalıyor.

Elbette tüm imam hatiplileri bu bir kare ile değerlendiremeyiz. İmam hatiplerin açılma amacı hem dini hem fenni ilimlerde yetişmiş nitelikli insanlar yetiştirmekti. Ülkemizde çok iyi eğitim veren ve çok başarılı olan imam hatipler de mevcut. Örneğin daha bu yıl ABD'de düzenlenen ve 48 ülkenin katıldığı bir robot yarışmasında imam hatipli öğrenciler ödül aldılar. Yine pek çok alanda önemli işlere imza atan örnekler de var. Fakat her yere üniversite açmanın getirdiği sorunlar gibi her yere plansız ve kontrolsüz açılan imam hatip okulları imam hatip vizyonuna zarar veriyor. Filanca kişi imam hatipli, ilahiyatlı, medreseli fakat dinden bihaber, ateist, deist ya da dindar görünümlü ama dine aykırı işler yapıyor minvalindeki örnekler giderek artıyor. Bizim eleştirimiz de bu manzaraya neden olan sisteme.