Trump'ın NATO karşıtı çıkışı Türkiye'yi de yakından ilgilendiriyor

BUGÜN konumuz, ABD'de önümüzdeki kasım ayında yapılacak seçimde Cumhuriyetçi Parti'den yeniden aday olması muhtemel gözüken, bu çerçevede Beyaz Saray'a ikinci kez seçilmesi ihtimali yabana atılmaması gereken eski başkan Donald Trump. Daha doğrusu, Trump'ın NATO'nun geleceğini ve Rusya lideri Vladimir Putin'i konu alan ve Batı dünyasında, özellikle de Avrupa'da şok dalgalarına yol açan son tartışmalı çıkışı...

Trump'ın muhtemel başkanlığı halinde, bu çıkışın Türkiye açısından da bir dizi kritik sonuç doğurmaya aday olduğunu söyleyebiliriz.

Bu başlığı değerlendirmeye geçmeden önce Trump'ın ne dediğine bakalım. Trump, geçen cumartesi günü partisinin South Carolina'daki bir seçim toplantısında yaptığı konuşmada, ittifaka mali taahhütlerini yerine getirmediklerini öne sürdüğü bazı NATO ülkelerinden söz etti.

Trump, bu durumdaki NATO ülkelerini Rusya'nın saldırısına uğramaları halinde "korumayacağını", dahası, Rusya'yı da "bu ülkelere ne istiyorsa yapmaya teşvik edeceğini" söyledi.

ABD, NATO Antlaşması'nın beşinci maddesi çerçevesinde, herhangi bir müttefike Rusya'nın saldırısı olması halinde o ülkenin yardımına gitme taahhüdü altında. Bir ABD Başkanı'nın, müttefikinin yardımına koşma taahhüdünü bir tarafa atıp, dahası Rusya'yı bir NATO ülkesine saldırması için cesaretlendirebileceği yolunda bir beyanda bulunabilmesi, Avrupa'nın birçok merkezinde bir deprem yaratmış durumda.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

Trump'ın sözleri ciddiye alındı. Şu nedenle ki, kendisinin başkanlık koltuğunda oturduğu 2017-2021 yılları arasında NATO'ya son derece şüpheci bir şekilde yaklaştığı, sıkça ittifaka dönük eleştirel beyanlarda bulunduğu, Avrupa'daki ABD askerlerini çekmeyi savunduğu, hatta başkanlığının son döneminde bu yönde sınırlı da olsa bazı adımlara kalkıştığı biliniyor.

Trump, dört yıl boyunca NATO'nun Avrupa kanadında derin endişeler yaratmıştı. Ardından yerine gelen Demokrat Başkan Joe Biden'ın dış politikadaki temel önceliklerinden biri ABD'nin Avrupa'nın güvenliğine olan taahhüdünü kuvvetle vurgulayarak, Transatlantik bağları yeniden güçlendirmek olmuştu.

Cumhuriyetçi adayın ikinci kez seçilmesi halinde, geçmiş sicili ışığında NATO'ya dönük tavrının söylem düzeyinde sınırlı kalmaması, ABD'yi örgütten çıkarmasa bile ittifakın birliğini, dayanışmasını tehlikeye sokacak davranışlara girmesi hiç de yabana atılmaması gereken bir ihtimal. Kendisinin Rusya lideri Vladimir Putin'e yakınlığı da bir faktör olarak hesaba katılmalıdır.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

Trump'ın dürtüleriyle hareket eden, ani kararlar alabilen bir tarzı olduğu dikkate alındığında, yeniden seçilmesiyle birlikte NATO açısından her türlü kazaya, krize açık bir ortam belirebilir.

Sonuçta, Trump'ın Beyaz Saray'a dönmesi durumunda ABD'nin Avrupa'nın güvenliğine olan taahhüdü konusunda ciddi tereddütlerin belireceği şimdiden ortaya çıkmış bulunuyor.

Her halükârda Ukrayna'ya yardım paketinin Cumhuriyetçilerin itirazları nedeniyle ABD Kongresi'nden bin bir güçlükle geçirilebilmesinde de görüldüğü gibi, ABD cephesinde "içe kapanmacı" çizginin yeniden yükselişe geçtiğini söyleyebilmek mümkün.

Son tartışmayla birlikte, Trump'ın NATO'ya eleştirel bakışının Rusya lideri Vladimir Putin'i, ABD yönetiminin nasıl olsa hareketsiz kalacağı varsayımıyla, Avrupa kıtasında daha saldırgan, daha çatışmacı bir çizgiye doğru cesaretlendirebileceği konusunda yaygın endişeler dile getiriliyor.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

Trump'ın bu tutumunun Putin'i en azından işgal ettiği Ukrayna'da uzlaşmaz bir çizgiye yöneltmesi şaşırtıcı olmayacaktır.

ABD'nin müttefiklerine dönük taahhütlerinin gevşediği yolunda bir algının güçlenmesinin küresel düzeyde başka aktörleri nasıl etkileyeceği, bu algının önemli uluslararası sorunlara nasıl yansıyacağı yine önümüzdeki dönemin yanıtları belirsizlik taşıyan sorularını oluşturuyor.

Trump'ın ifadeleri ABD'de büyük bir tartışmaya ve Başkan Biden'ın sert tepkisine yol açtı. Biden, Trump'ın sözleri için "Ahmakça", "Utanç verici", "Tehlikeli" ve "Amerika'ya yakışmıyor" ifadelerini kullandı.

Ancak daha önemlisi, NATO'nun Avrupa coğrafyasında patlak veren tartışma. Birçok Avrupa ülkesinin üst düzeyde hükümet temsilcileri, siyasetçileri, dış politika uzmanları, Trump'ın bu çıkışı hakkında sayısız tepki açıklaması yapmış bulunuyor.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

AB Konseyi Başkanı Charles Michel'in "NATO'nun güvenliği ve beşinci madde dayanışmasına dair pervasız açıklamalar sadece Putin'in çıkarlarına hizmet eder" şeklindeki beyanı bunlardan biri. Keza NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, "Müttefiklerin birbirlerini savunmayacağı yönündeki her türlü ima, ABD'ninki de dahil olmak üzere tüm güvenliğimize zarar verir" diye konuştu.