Spor dünyasında ünlü isimler mercek altında

Türkiye Futbol Federasyonu'nun başlattığı futbolcular ve hakemlerle ilgili "Bahis Soruşturması" devam ederken, bunun devamında teknik direktörlerin, antrenörlerin, kulüp başkanlarının, yardımcılarının, yönetim kurulu üyeleri ile son beş yıl içinde hakemliği bırakmış olanların da araştırılması gizlilik içinde yürütülüyor.

Türk futbolunun içinde bulunduğu durum tartışılırken, Federasyon yetkililerine de "Seminerlerde neyin yasak, neyin olmadığını siz anlattınız mı" diye sorulmalı. Bunun da ortaya konulması gerekiyor. Toplam 1.071 futbolcuyla ilgili soruşturma süreci kapsamında bir kez bahis oynadığı belirlenen 47 futbolcunun durumu da ayrıca inceleniyor.

YABANCI FUTBOLCU DA VAR

Eski TBMM Meclis Başkanvekili Uluç Gürkan, telefonda bana şunu sordu: "Türk futbolculardan bahis oynayanlar hakkında işlem yapılıyor ama, futbol takımlarımızda oynayan yabancı uyruklu futbolcular bahis oynuyorsa onlar için ne yapılıyor"

Bahis oynadıkları gerekçesiyle haklarında soruşturma başlatılan futbolcuların listesini incelerken, Alassane Ndao adı dikkatimi çekti. Bunun Tümosan Konyaspor futbolcusu olduğunu öğrendim. Onun dışında yabancı uyruklu futbolculardan adı yasadışı bahise katılan yok. Ya, yasak olduğunu bildikleri için oynamıyorlar ya da bazı futbolcuların deyimiyle, "Onların henüz gözü açılmadı o yüzden oynamıyorlar."

KENDİLERİNİ NASIL SAVUNUYORLAR

Futbol Disiplin Talimatının 57. maddesi futbolcuları Türk/yabancı diye ayırmıyor. Talimata göre nasıl Türk vatandaşı olan futbolcuya örneğin kırmızı karttan dolayı ceza veriliyorsa ya da akreditasyon kartı takmadığı, saldırıda bulunduğu için ceza veriliyorsa, yabancı uyruklu futbolcular için de aynı müeyyide uygulanıyor. Yabancı futbolcu da kendi adına bahis hesabı açıyorsa onlar da Futbol Federasyonu futbol disiplin talimatına tabi.

Futbolcular savunmalarını veriyor. Sonra disiplin cezaları açıklanacak. İsteyen futbolcu cezalara tahkim kurulunda itiraz edebilecek. Hakemlerin ve futbolcuların savunmaların içeriğini araştırdığımızda, genelde "Bahis oynamanın suç olduğunu bilmediklerini", "Hatalı olduklarını", "Bonus geldi ben o parayla oynadım, para yatırrmadım", "Bana, yasal bahisin suç olduğu tebliğ edilmedi", "Merkez Hakem Kurulu seminerlerinde sözlü yada yazılı bu konu da uyarılmadık" dedikleri anlaşılıyor. Açıkçası hepsi pişmanlıklarını dile getiriyor.

Bu da önemli bir eksiklik. Hakemlere, futbolculara, hatta yöneticilere yasal bahis oynamalarının suç olduğunun anlatılması gerekiyor. Eğitimlerde bunlar niçin anlatılmaz Bunun yıllardır ihmal edildiği anlaşılıyor. Üç ay ve üstünde ceza alan hakem, ömür boyu hak mahrumiyetine çarptırılmış oluyor. Yani hakemlik hayatı bitiyor. Öyle ki bir kez oynayanla, 18 bin kez oynayan aynı. O yüzden spor dünyasının içinde olanların "bahis çukuru"na düşmemeleri için aydınlatılmaları da son derece önemli.

EREN VE ADİL'İN DURUMU

Eren Elmalı, Galatasaray'a gelmeden önce Trabzonspor da oynuyordu. Milli Futbolcumuz Eren, bahis oynadığı gerekçesiyle milli takım kadrosundan çıkarıldı. Futbol Disiplin Talimatına göre bahiste zaman asımı beş yıl. Eren, dört yıl 10 ay önce oynamış. Yani Trabzonspor ve Galatasaray'da bulunduğu dönemde kesinlikle bahis oynamamış. Bu operasyon iki ay sonra yapılmış olsaydı beş yıllık zaman aşımı dolacak ve ceza almayacaktı.

Başarılı futbolcu Eren en son 30 Ekim 2020'de kendi takımı için değil, yabancı maçlara bahis oynamış.

Adil Demirbağ da Konyasporlu aktif oyuncu. Adil de en son dört yıl 10 ay önce oynamış. O da Eren gibi kendi takımına oynamamış. Durumları böyle ama bahis oynayanlarda kendi maçına oynayıp oynamadığı, para kazanıp kazanmadığı, süreklilik, yoğunluk gibi kriterler değerlendirmeye alınıyor. Eğer devre arası bahis oynamış olsalardı hem Eren hem de Adil ceza almayacak,