Pes doğrusu! Aynı anda üç partinin üyesi olunur mu

AKP döneminde önemli ölçüde haksızlıklara uğrayan, görev yeri sıkça değiştirilen, geçici görevlerle eşi ve çocuklarından yıllarca ayrı bırakılan, Hakkari'nin Beytüşşebap ilçesi kaymakamlığı döneminde bölücü örgüt mensupları tarafından evi kuşatılan, onlarla saatlerce çatışan Mesut Taner Genç'in, haberi olmadan nasıl AKP Etimesgut İlçe Teşkilatına üye yapıldığını anlatmıştım.

Mesut Taner Genç, e-devlette, parti üyesi yapılmasına kızmış, kendisinin bilgisi dışında yapılan üye kaydını da hemen iptal etmişti. Artık günümüzde şu partinin bu kadar, bu partinin bu kadar üyesi var denilse de inanırlığının olmadığı anlaşılıyor. Aynı kişinin aynı dönemde birden çok partinin üyesi yapıldığına da tanık oluyoruz. Bunları yapan, kişilere ait bilgileri ele geçirenler ya da onları kullananlardır.

GÖRDÜKLERİNE İNANAMADI

Ülkemizde diploma dahil birçok alanda sahtekarlık yapılırken, siyasi partilere üye kaydında da benzer olayların yaşandığına sıkça tanık olmaya başladık. Dahası, devlet memurlarının parti üyesi olmaması gerekirken, kimisi bilerek o partiye olan yakınlığını göstermek için üye oluyor. Kayıt yaptırdığı ortaya çıkınca da, "Benim haberim yok" dediği de bilinen bir durum.

Emekli bürokrat Mesut Taner Genç'in, bilgisi dışında nasıl AKP'ye üye yapıldığının öyküsünü bu köşeden öğrenen okurumuz, seçimlerde oy kullanma dışında siyasetle ilgisi olmayan 79 yaşındaki emekli başkomiser babası ile ev hanımı olan annesinin e-devlet bilgilerine girdiğinde, bırakın bir siyasi partiye üyeliklerini, üç siyasi partinin birden üyesi olduklarını görünce şaşırdı.

Anne-baba AKP'nin, MHP'nin ve Yeniden Refah Partisi'nin üyesi yapılmıştı. Anne ve babasının partilere üyelik kayıtları olmamasına rağmen, bilgileri kullanılarak parti üyesi yapılmasına oğlu da çok şaşırdı. Parti üyeliklerinin üçünü de aynı gün ve saatte iptal etti.

BİR ÖNERİDE BULUNDU

Kamuda kurumsal bilişim deneyimi olan, şu an üniversitede bilgisayar ve siber güvenlik konusunda dersler veren bir öğretim üyesi olarak siyasi parti üyelikleri ile ilgili vatandaşlarımızın karşılaştığı sorunları çözebileceğine inandığı şu öneride bulundu:

"Vatandaşlar herhangi bir siyasi partiye üye yapılmak istendiğinde bu talebine-devlet üzerinden belirli bir süre içinde (Örneğin 24 saat)onaylanması zorunluluğugetirilsin. Yani bu üyeliğin geçerli olabilmesi için -internet hesaplarında kullanıldığı gibi- iki faktörlü kimlik doğrulama mekanizması kullanılsın. Böylece sizin yazınızdaki emekli bürokratın, benim annemin-babamın yapıldığı gibi vatandaşlar kendi haberi/bilgisi/talebi olmadan bir siyasi partiye üye yapılmak istendiğinde üyeliğin geçerli olabilmesi için e-devletten o vatandaşın onaylaması zorunlu olsun.

Kendi isteği ile üye olmak isteyen vatandaşlar açısından bir sıkıntı olmaz. Zaten kendisi istediği için e-devlet onayını da hemen verir ve kayıt olur. Bununla birlikte haberi olmadan siyasi partiye kayıt edilmek istenen vatandaşlar e-devlet üzerinden onay vermediğinde bu kayıt işlemi otomatik olarak iptal olacaktır. Böylece siyasi partiler de özellikle belirli bir yaşın üzerindeki vatandaşları kendi üyeleri yapamayacak.

SAVCILIĞA SUÇ DUYURUSU

Bilgisi ve onayı olmadan parti üyesi yapılanlar, kayıtlarını iptal edebiliyor ama önemli olan kimlik bilgilerini kullanıp, parti üyesi yapılanların ortaya çıkarılması. Özellikle Cumhur İttifakı içinde yer alan partiler hakkında C. Savcılığı'na kolay kolay başvurulamıyor.Bunun da kendilerine göre haklı gerekçeleri oluyor.

Nitekim, anne ve babası üç partiye üye yapılan öğretim üyesi de, Savcılığa suç duyurusunda bulunmak için dilekçeyi hazırladı. Şunları yazdı: