Denizi kaybedersek Marmaris bitecek

Marmaris Belediye Başkanı Acar Ünlü, yeni turizm sezonu hazırlıklarını anlatırken, "Turizm bölgesi ülkenin misafir odasıdır. Eskiden misafir odamızın kapısı kapanır, misafir gelirse açılırdı. Turizmde büyük rekabet var. Sezon öncesi tesislerin bakımı yapılıyor. 96 bin nüfuslu ilçemizde, nüfus yazın 800 bine geçiyor. Belediye olarak biz de sezon hazırlığı içindeyiz" diyor.

Ama her şey belediye ile bitmiyor. Deniz kirliliğine karşı daha çok önlem alınması gerekiyor. Başkan Acar Ünlü, Marmaris'in "Mavi yolculuğun başkenti" olduğunu belirtiyor ve şunları söylüyor:

"O yüzden çok fazla tekne trafiği var. Tekne trafiği ile ilgili bir sürü olumsuzluklar yaşanıyor. Uzun süre kalmalarından dolayı pis suyun alımıyla ilgili yaşanan sorunların mutlaka çözülmesi lazım. Bunu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın, liman başkanlığının yapması gerekiyor. Büyükşehir'imizin birkaç teknesi var. Büyükşehir'in teknelerinin sayısı ve kapasitesi de yetersiz. Bunların artırılması lazım. Marmaris ormanlarının yüzde 40'ı yandı, denizi de kaybedersek, Marmaris diye bir şey kalmaz. O yüzden bunun önleminin alınması lazım."

AĞAÇLANDIRMA HIZLANMALI

Başkan Acar Ünlü, tehlikeye dikkat çekiyor, "Seçim zamanı deniz temizliği için şov olsun diye bir tekne getirdiler, seçim bitmeden gitti ve bir daha gelen-giden olmadı. Deniz ölüyor. Onu korumak için çalışma yapılması lazım. Ağaçlandırma çalışmalarının hızlanması lazım. Evet, ağaçların çok büyük bir alanı yandığı için çok kolay değil tabii. Yağışlarda denize mil taşınıyor, böylece toprak ölüyor, hem de aslında denizi öldürüyoruz. Orman olmadığı için su yolları değişiyor. Su yolları kente, sel olarak geliyor. Yangınlar sonucunda su yolları da değişti. Toprak, dereler vasıtasıyla denize iniyor. Marmaris Körfezi'nin özellikle Marmaris Limanı içindeki millerin mutlaka temizlenmesi lazım. Aksi halde deniz kendini yenileyemez" diyor.

Marmaris'in önemli sorunlarından birisi de imar. Çünkü imar olmadan hiçbir şey yapılamıyor. Köylerin imarı olmadığı için bir şey yapılamıyor, köyler de ölüyor, kaçak yapılaşma artıyor. İmar gelirse kaçak yapılaşma önlenecek.

DOMUZ İSTİLASI VAR

En önemli sorunları arasında ilçeye inen domuzlar olduğunu, bu sorunun mutlaka çözümlenmesi gerektiğini kaydeden Başkan Acar Ünlü, bu konuda şunları söyledi:

"Domuz sorununun bir şekilde çözülmesi, domuz sayısının azaltılması büyük önem taşıyor. Bunların avlanması gerektiğini söylersek hayvanseverler bizi tefe koyar. Ama bu işin başka bir çaresi yok. Şehre inmemesi için dağa yemek götürülmesi öneriliyor. Ama beslemeye kalktığınızda hayvanı dağda güçlendiriyorsun. Yani üreme dürtülerini kuvvetlendiriyorsun. Çözüm o değil maalesef. O sınır aşılmış vaziyette. Çünkü bir domuzla 6 yılda 66 bin domuz oluşuyor. Düşünün bin tane varsa 6 yılda 66 milyon domuz olacak."

25 KM'LİK TEL ÖRGÜ

Marmaris Milli Park bölgesi olduğu için birbirine geçişkenli. Meskûn mahalde silah sıkılamıyor, orada av yapamıyorsunuz. Çünkü Milli Parklarda av da yasak. Yani, domuzlar bu yönüyle de şanslı. Belediye domuzlar için çiftlik yapılmasını önerdi. En azından kente girilmesi engellenmiş olacaktı. Ancak maliyetinin yüksek olduğu belirtildi. Başkan Acar Ünlü, "Bırakın biz yapalım" dedi ama buna da cevap verilmedi. Domuzların ilçeye girmemesi için 25 kilometrelik tel örgü yapılması için harekete geçildi. Başvuru yapıldığında 30 milyon liraya mal edilmesi öngörülen tel örgü işi, yapılmayınca fiyatı da 50 milyon liraya yaklaştı. Başkan Acar Ünlü, bu sorunla ilgili şunları ekledi:

"Ormanlar tahrip olmadan önce domuzlar ilçeye inmezdi. Yangınlardan sonra artık şehre geldi. Kedi yiyor, köpek canlı canlı yiyor. Yarın öbür gün bir yaşlıya saldırır, bir tane sarhoşa, bir bebeğe saldırır. Bunlar vahşi hayvanlar. Konu çok hassas. Ama bunun bir şekilde çözülmesi lazım. Çünkü bunlar kuduz olan hayvanlar. Yarın öbür gün kuduz çok ciddi sıkıntılar yaratabilir."

ÇAM BALININ BAŞKENTİYDİ

Başkan Acar Ünlü, yangınlar öncesi Marmaris'in çam balının dünya başkenti olduğunu, balın yüzde 70'inin Marmaris'te üretildiğini hatırlattı. Ünlü, açıklamasını şöyle sürdürdü:

"Yangınla birlikte koca bir sektör yandı. Her yangında ağaç, orman, hayvan yanıyor. Bizde bunların yanı sıra bir ekonomide yandı. Balcılık, arıcılık ekonomisi yandı. Bu, çok büyük bir tahribat yarattı. Yüzyıllardır gelen bilgi birikim hep yok oldu.

Özel Çevre Koruma Bölgesi olduğu için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın planları yapması gerekiyor. Artık Marmaris sıkıştı. Marmaris'i rahatlatmak, ekonomiye alan, hem de insanların yaşayacağı alan yaratmamız, bu güzellikleri ülke ekonomisine kanunlu, kurallı ve vicdanlı bir şekilde kazandırmamız lazım. Çünkü siz yapmadığınızda zaten kaçak yapılıyor. Bu sefer kaçakla uğraşmak zorunda kalıyorsun. Onun yerine de ki 'Senin hakkın bu. Bunu yap' de. Adam ona göre yapsın, barınma ihtiyacını gidersin."