İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) uzun bir AKP dönemi var. 2019'da CHP'li Ekrem İmamoğlu'nun başkanlığa seçilmesinden sonra, Belediye Teftiş Kurulu tarafından yapılan çalışmalar sonucu yolsuzluk iddialarını içeren dosyalar hazırlandı. Bunlar yargıya intikal ettirileceği sırada, dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 34 önemli yolsuzluk dosyasına el koydu. O dosyalardan halen 29'u yıllardır İçişleri Bakanlığı'nda tutuluyor.

Savcılığa gönderilen dosyaların gereği yapıldı mı Ankara, İstanbul Büyükşehir Belediyeleriyle ilgili dosyaların çoğunun kapağının bile açılmadığı başkanlar tarafından sıkça dile getiriliyor. Bazen milletvekilleri AKP dönemiyle ilgili soruşturma dosyaları hakkında Cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulundu. Onlardan da bir sonuç çıkmadı.

SOMUT OLAYLARLA ANLATILDI

7 Haziran 2021 tarihinde dönemin CHP Milletvekilleri Gürsel Tekin ve Ali Mahir Başarır tarafından yapılan suç duyurusunda bazı üst düzey bürokratların isimleri belirtildi ve haklarındaki iddialar şöyle sıralandı: "Görevi kötüye kullanmak", "Görevi ihmal", "Kamu kurum ve kuruluşlarına karşı dolandırıcılık", "İrtikap- rüşvet alma."

Suç duyurusunda belediyede, geçmiş dönem yönetiminin imar yapma tekniğine tümüyle aykırı, rant sağlama amacı güden imar vurgunlarının gün yüzüne çıktığı, şüpheli olarak isimleri belirtilen kişilerin "Menfaat birlikteliği içerisinde hareket ederek, başında bulundukları kurumları zarara uğratacak, ancak kendilerini zenginleştirecek nitelikte eylemleriyle, 'görevi kötüye kullanma', 'İrtikap' ve 'Nitelikli dolandırıcılık' suçları uyarınca suç işlemiş olup işbu suç duyurusunda bulunarak cezalandırılmalarını talep etme zorunluluğumuz doğmuştur" denildi.

Dilekçede, olaylar somut örneklerle de anlatıldı. Örneğin 2011 yılında Fatih Vatan Caddesi'nde yeşil alan olan bir arsanın özel bir şirket tarafından İBB'den 25 milyon liraya satın alındığı, söz konusu arsa için kısa bir süre sonra imar izni çıkarıldığı ve imarlı haliyle İBB'nin 430 milyon liraya, aynı şirketten satın aldığı anlatıldı. Dilekçede, İBB'nin bununla kalmayarak, 430 milyon liraya aldığı imarlı arsayı, imar değişikliği ile eski haline 'Yeşil alana' çevirdiği belirtildi.

YOLSUZLUK VARSA, YOKSULLUK BİTMEZ

İddialar o kadar çok ki, dosyayı Cumhuriyet savcılığına teslim eden Gürsel Tekin ve Ali Mahir Başarır, çıkışta basın açıklaması yapmıştı. İBB'nin AKP döneminde onaylanmış olan imar planı değişikliklerinin tümünün incelenmesi ve bu değişikliklerin sayısının yoğunluğu nedeniyle özel bir birim kurulması, ranttan kimlerin haksız kazanç elde ettiğinin saptanmasını da istediler.

İstanbul'un rant haritasını da çıkaran dönemin CHP Milletvekili Gürsel Tekin "Emsalsiz vurgun" vurulduğunu, bu konuda rapor hazırlayan Sayıştay Başkan Yardımcısına görevden el çektirildiğini" belirtiyor ve 2021'de şöyle diyordu:

"Sadece iki dosyadaki rantın miktarı 150 milyon dolar. 150 milyon dolar, 150 bin ailenin 1 yıllık geçimi. Yani ben yoksulum, emekli maaşı hakkımı alamıyorum, işsizim diyenlerin şunu bilmesi lazım. Bir ülkede yolsuzluk varsa, yoksulluktan kurtulma şansın olmaz. Yolsuzluklarla ilgili TBMM'de araştırma komisyonu kurulmasını da istedim ama ses çıkmadı."

Gürsel Tekin ve Ali Mahir Başarır, 7 Haziran 2021'de savcılığa o tarihteki değeri 150 milyon dolarlık vurgun belgelerini sundu. Tekin, o dosyanın hiç açılmadığını söyledi...

GELELİM BUGÜNLERE

İstanbul'un rant haritasını çıkardığında da kimse "Gel bunu anlat" demedi. 2021'de yaptığı şikayetleriyle ilgili de bugüne kadar bir gelişme olmadığını belirten Gürsel Tekin'e, İmamoğlu dönemiyle ilgili iddiaları sorduğumda şunları söyledi:

"Sayın Cumhurbaşkanı, bugün yolsuzluk olduğunu iddia ettiği İBB yönetimine karşı o gün tek bir söz söylememiştir. Aynı Erdoğan, İBB 2019'da el değiştirdiğinde, AK Parti döneminde yaşanan şaibeli işlemlere, kamu zararına yol açan karar silsilelerine dair tek bir cümle kurmamış, tek bir yargı sürecini işaret etmemiştir.