Ah, şu Antalya Müzesi!

KÜLTÜR Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü'nün hazırladığı Antalya Arkeoloji Müzesi projesine yönelik tepkileri hayretle izliyorum.

Her düşünceye elbette saygılıyım.

*

Ve fakat, anlayamadığım konular var.

*

Önce geriye dönelim.

*

"Antalya Müzesi dile gelse 'Yıkın beni' der" başlıklı yazımı 3'e bölmüştüm.

*

Önce tepkilere mercek tuttum, sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı'nı dinledim.

*

En son da kendi görüşlerimi kaleme aldım.

*

O yazıya "Hadi oradan" diyen de oldu, "Eline sağlık" diyen de.

*

Ama bunların hiçbir önemi yok.

*

Dedim ya, yeni bir fikir ortaya atıldığında herkesin aynı görüşte olmasını bekleyemeyiz.

*

Elbette herkes, olaylara farklı bir açıdan bakmakta özgür.

*
Ama…

*

Fikir beyan ederken elmayla, armudu birbirine karıştırmayacaksın!

*

Doğru bilgiyle yorumlama yapacaksın!

Haberin Devamı

AĞZI OLAN KONUŞUYOR

Şimdi gelelim mevcut duruma…

*

Her gün Antalya yerel basınını tarıyorum.

*

Ve her gün bir akademisyen, bir sanatçı, bir sivil toplum kuruluşu yöneticisi, bir oda başkanı "müze" açıklaması yapıyor.

*

Normal şartlarda bu ilgiye sevinmemiz lazım.

*

Ancak yine ortada bir ama var!

*

Bu müze çürük raporu aldığında aynı isimlerden tek açıklama gelmiş mi

*

Öneri sunmuşlar mı

*

"Bu tuvaletler, küf kokan toplantı salonları müzeye yakışmıyor" demişler mi

*

"Müzenin deposu yetersiz, gelin el birliğiyle çalışalım yeni bir proje hazırlayalım" önerisi sunmuşlar mı

*

Bu talepler için müze önünde toplanmışlar mı

*

Keşke evet diyebilseydim!

MÜZEYİ KONUŞAN MANŞET OLUYOR

Kusura bakmayın ama şu an için Antalya Müzesi'ni konuşmanın dayanılmaz bir cazibesi var.

*

Neden

*

Çünkü projeye karşı çıkanı pamuklara sarıyor, kent gündeminin en başına oturtuyorlar.

*

Projeyi gördün mü diye soruyorsun, "Ne gerek var ki" cevabını yapıştırıyorlar!

KARAR YENİ DEĞİL Kİ!

Ayrıca yıkım kararı kamuoyuna bugün mü duyuruldu

*

Dönün kayıtlara bakın.