Salim Köklü

Türkiye

Sıkıntıda olanlara yardım ve dua etmek

Müslümanlar, bir vücut gibidir. Birinin sıkıntısı olduğunda diğerleri onun yardımına koşar. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:(Birbirine karşı muhabbet ve merhamette, müminler, bir vücut gibidir. Vücudun bir yeri rahatsız olunca, bütün vücut, rahatsız, uykusuz kalıp, onun tedavisi ile meşgul olduğu gibi, Müslümanlar da birbirlerine yardıma koşmalıdır!)

Zalimin zulmü varsa, mazlumun Allah'ı var!

Zulüm pâyidâr olmaz, devam etmez. Zulümle âbâd mamur olanın, âkıbetisonu berbâd olur." demişler. Her şey inceldiği zaman kopar, zulüm ise kalınlaştığı zaman kopar. Kim ne yaparsa, mutlaka karşılığını görecektir. İlahi adalet elbette tecelli edecektir.Saltanatının bekâsı için masum bebekleri öldürten Firavun, 400 yıl hayat sürdü ve denizde boğuldu..

Gençlerimizi düşmanların tuzaklarındankoruyalım!

Zaman, Osmanlının son dönemleri... Dünyada her gün, her sahada birçok yenilikler yapılmaktaydı. Bunların, devamlı takip edilmesi, öğrenilmesi ve öğretilmesi gerekiyordu. İşte Osmanlı devletinin son zamanlarında iç ve dış düşmanların, yani din düşmanı olan masonların tesirleri ile, gençler fen bilgilerini öğrenmekten, fen ve sanat üzerinde çalışmakt

Müslümanlar, ilimde, fende ve medeniyette rehber oldu

İslamiyet ilme ve fenne çok önem vermiştir. İslam dini, bütün yeniliklerin devamlı takip edilmesini ve her gün yeni şeyler keşfetmeyi, ilerlemeyi emreden bir dindir. Bundan dolayı, İslamiyet'in başlangıcından itibaren, ilim adamlarına çok ehemmiyet verilmiş, ilmî, fennî ve teknik tecrübeler yapılmış, Müslümanlar, tıpta, kimyada, astronomide, coğraf

Fen bilgileri, İslamî ilimlerin bir koludur

İslamiyet, ilmi daima methetmiş, Müslümanları daima ilme teşvik etmiştir. Hadis-i şerifte (İlmi, Çin'de de olsa, alınız!) İhyâ-ül'ulûm buyruldu. Yani dünyanın en uzak yerinde ve kâfirlerde de olsa, gidip ilim öğreniniz! Bir hadis-i şerifte de, (Beşikten mezara kadar ilim öğreniniz, çalışınız!) Şir'a buyuruldu. Yani, bir ayağı mezarda olan seksenlik

İman, kelime-i tevhidin iki kısmına da inanmaktır

İslamiyet'i bildiren kitaplar pek çoktur. Bunların içinde, İmam-ı Rabbânî hazretlerinin üç cilt (Mektubât) kitabı, bundan sonra, Muhammed Ma'sûm hazretlerinin üç cilt (Mektubât) kitabı çok kıymetlidir. Muhammed Ma'sûm hazretleri, Mektûbât'ın üçüncü cildinin on altıncı mektubunda buyuruyor ki: (İman, kelime-i tevhidin Lâ ilâhe illallah ve Muhammedün

Dört şey kalbi karartır!

Kibir: Allahü teâlâyı unutmanın alametidir. Her iyiliğe engeldir, her kötülüğün anahtarıdır. Hazret-i Ebu Bekir radıyallahü anh buyuruyor ki: "Kibirden sakının Topraktan yaratılıp, yine toprağa dönecek olan bir varlığın kibirlenmesi, bugün var, yarın yok olan bir kimsenin kendini beğenmesi ne kadar anlamsızdır." Bir insanda kibir varsa, bunun alame

Sırat köprüsünde yedi sual

Sırat köprüsü, Allahü teâlânın emriyle, Cehennemin üstünde kurulacaktır. Cennetlik olanlar, köprüden kolayca geçerek Cennete gideceklerdir. Cehennemlik olanlar, Sırattan geçemeyip, Cehenneme düşeceklerdir.Ahirette, sırat köprüsünde her Müslümana, imandan, namazdan, oruçtan, hacdan, zekâttan, gusülden ve kul hakkından olmak üzere yedi sual sorulacağ

Ruhun gıdası dindir

İnsanın ruhu, bedeni gibi gıdaya muhtaçtır. Ruhun gıdası dindir. Din, insanlar için büyük bir ihtiyaçtır. Allahü teâlâyı inkâr edenler bile, muhakkak bir gün bu ihtiyâcı duyarlar. Yalnız maddiyata inanan kimseler, çok kereler dertlerine çare bulamayıp, ümitsizliğe kapılmaktadırlar. Bu, onların ruhlarının boş kalmasından ileri gelmektedir.Ünlü Rus y

İlim ve fen, Allah'a inanmaya çağırır...

Atomdan yıldızlara kadar her varlık birer hesapla, kanunla yaratılmıştır. Fizikte, kimyada, astronomide ve biyolojide keşfedilebilen kanunlardaki ve bağlantılardaki nizam ve intizam, akıllara hayret vermektedir. Bütün bunlar Allahü teâlânın varlığını, kudretini göstermektedir.Bugün Müslüman olmayan ilim ve fen adamları, devlet adamları bile Allahü