Topyekûn savaş!

'Bernhard Operasyonu', Nazi Almanyası döneminde yapılan bir kalpazanlık eylemidir. Bu operasyon, tarihte bugüne kadar bilinen en büyük kalpazanlık operasyonudur. Operasyonun amacı, en iyi kalitede İngiliz sterlini banknotlarını piyasaya sürerek, İngiliz ekonomisini çökertmekti. Bu iş için Nazi toplama kamplarından yetenekli mahkumlar seçildi ve Schutzstaffel (SS) Binbaşı Bernhard Krüger'in komutası altında çalışmak üzere Sachsenhausen toplama kampına gönderildiler 1939 yılında SS subayı Alfred Naujocks, üst mercilere, İngiliz ekonomisine zarar vermek için yüksek miktarda İngiliz banknotu basmayı teklif etti. Daha sonra Richard Heydrich'le birlikte bir adım daha öteye geçerek, sadece sterlin değil, ABD doları da basmaya karar verdiler. 'Andreas Operasyonu' adını verdikleri plan 1941'de yürürlüğe kondu

strong class"read-more-detail"Haberin Devamı

Naziler, sahte dövizlerin yüksek kalitede olmasını garanti altına almak için İngiltere Bankası'nın paraları numaralandırma şeklini öğrendi. İlk sterlinleri 1942 sonunda test ettiler. Bir gizli ajan İsviçre'ye gitti ve karaborsadan topladığı yüksek miktarda sterline sahip olduğunu, gerçekliğinden şüphelendiği için mümkünse, test edilmesini istedi. Banka çalışanları paraların orijinal olduğunu söyledi

Bazı iç politikalar neticesinde Naujocks daha sonra görevden alındı. Projenin yeni müdürü Bernhard Krüger oldu, operasyonun adı 'Bernhard Operasyonu' olarak değiştirildi. 1942 yılında toplama kamplarından grafik deneyimi olan esirler toplatıldı. Bu esirlerden biri de Slovakya'daki Komünist Parti adına yasadışı evrak üretmekten tutuklu Adolf Burger idi. Burger, çok yetenekli bir grafik sanatçısıydı. Karısı, 1942 sonbaharında gaz odasında öldürüldü. Burger, Sachsenhausen'deki toplama kampına sevk edildi. Sahte dövizler bu kamptaki 18 ve 19 numaralı bloklarda üretiliyordu. Bu blokların dış dünya ile ilişkisi tamamen kesikti.

Gizli servis dahil olmak üzere, Hitler'e kadarki tüm kademelerde orada neler olup bittiğini bilen insan sayısı iki elin parmaklarını geçmiyordu. Mahkumlar düzgün yataklarda yatıyor, dışarıdaki mahkumlara görece daha iyi besleniyor, mahkum kıyafeti giymiyor, saçları tıraş edilmiyor ve sabun ile havlu kullanmalarına izin veriliyordu. Yahudi kalpazanlara sağlanan görece lüksün nedeni, verimlilik kaygısıydı. 1942 Eylül'de 26 kişilik küçük bir takımla başlayan girişim, 1944 sonbaharına gelindiğinde 144 kişinin çalıştığı nitelikli bir matbaaya dönüşmüştü.