Genellikle başarıyı zeka ve çok çalışmaya bağlarız. Peki, gerçekten başarı ile çok çalışma arasında doğru bir orantı var mı Araştırmalar, başarının sadece çok çalışmaya ve yeteneğe bağlı olmadığını, başarılı insanların genellikle orta derecede yetenekli ama çok şanslı oldukları için başarılı olduklarını söylüyor.
Chicago Üniversitesi'nden Prof. Dr. Benjamin Bloom ve ekibi 1985 yılında yaptıkları çalışmada bir konuda uzman olan kişilerin doğuştan yetenekli mi yoksa deneyimleri sayesinde mi bu seviyeye geldiklerini belirlemeye çalıştı. Çalışmada aralarında piyanistlerin, tenis şampiyonlarının, olimpiyatlarda yarışan yüzücülerin, matematikçilerin ve sinir bilimcilerin olduğu dünya çapında başarı kazanmış 120 kişi ile görüşüldü. Çalışmanın başında bu kişilerin doğuştan yetenekli oldukları düşünüldü ancak araştırmanın sonucu bu kişilerin çevreleri tarafından teşvik edildiklerini ve bu yönde destek gördüklerini gösterdi.
Haberin DevamıPeki, kişilerin bir alanda uzman olması için teşvik edilmesi, destek görmesi ve etkili bir şekilde çalışması başarı için yeterli mi Kanadalı yazar Malcolm Gladwell, bir alanda uzman olmak için gereken çalışma süresinin 10 bin saat olduğunu ileri sürüyor. Ancak bu süre uzmanlık alanına göre değişkenlik gösterir. Ayrıca deneyimin niceliği değil, niteliği de önemli. Araştırmacılar uzmanlık kazanmada uzun yıllar boyunca amaca yönelik planlı çalışmanın gerekli olduğunu belirtiyor. Ancak bu aşamada başka bir sorunla karşılaşıyoruz; acaba aynı süre boyunca alıştırma yapan kişiler aynı beceri düzeyine erişebiliyor mu Bu soruya bir çırpıda 'evet' demek pek mümkün değil çünkü bu durumda işin içine yaş ve genetik faktörler giriyor. Araştırmalar daha erken yaşta çalışmaya başlayanların alanlarında daha iyi beceriler sergilediğini gösteriyor. Psikolog Miriam Mosing, İsveç'te on binden fazla ikizle yaptığı müzik becerisi ölçümlerinde, alıştırma süresindeki farklılıkların genetik faktörlere dayandığını ortaya koydu.
Son yıllarda yapılan bir araştırma, şansın yaşantımızda şimdiye kadar fark ettiğimizden çok daha büyük bir rol oynadığını gösteriyor. İtalya'daki Catania Üniversitesi'nden araştırmacılar, şanslı ve şanssız olaylara maruz kalan farklı yetenek seviyelerine sahip bin kişiden oluşan hayali bir dünya yarattılar. İtalyan bilim insanlarının hazırladığı bilgisayar simülasyonu ile elde edilen veriler, en başarılı insanların en yetenekliler değil en şanslılar olduğunu gösterdi. 40 yıllık bir kariyer süresini ifade eden simülasyonda, zenginlik dağılımının gerçek dünyadakine benzer geliştiği, paranın büyük bir kısmının az sayıda kişinin elinde toplandığı, en üst düzeyde yetenekli olan insanların çok azının en başarılılar arasında olduğu görüldü.